Tebliğname No : 11 - 2010/28140 MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3.(Kadıköy 1.) Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 06/06/2005NUMARASI : 2001/365 (E) ve 2002/295 (K)SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik Hükümlü C.. A.. hakkında verilen 15.10.2002 gün ve 2001/365 esas, 2002/295 karar sayılı hükmün Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 09.07.2003 gün 2003/4448-5059 E/K sayılı ilamı ile sahtecilik suçundan onanmak, dolandırıcılık suçundan ise düzeltilerek onanmak suretiyle kesinleştiği, mahkemece 5237 sayılı Yasanın 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe girmesini müteakip duruşma yapılmaksızın dosya üzerinde verilen 06.06.2005 gün ve aynı sayılı “uyarlama talebinin reddine” ilişkin ek kararda itiraz yasa yoluna tabi olduğunun belirtildiği, hükümlünün 20.06.2005 tarihinde tebliğ edilen ek karara 24.06.2005 tarihli dilekçe ile itirazı üzerine, Kadıköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.07.2005 gün ve 2005/551 müt. karar no.lu kararı ile itirazın sahtecilik suçu yönünden reddine, dolandırıcılık suçu yönünden ise kısmen kabul edilerek hükmün düzeltilmesine karar verilmiş ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 27.12.2005 gün 162/173 sayılı kararında da açıklandığı gibi, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca, gerek evrak üzerinde gerekse duruşma yapılarak verilen uyarlama kararları hüküm niteliğinde olup temyize tabi bulunduğu cihetle hükümlünün 24.06.2005 tarihli itiraz dilekçesinin temyiz dilekçesi olarak kabulüyle, Kadıköy 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.07.2005 gün ve 2005/551 müt. karar no.lu kararının hukuki değerden yoksun bulunduğu ve yok hükmünde olduğu belirlenerek yapılan incelemede; 1- 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddesi uyarınca eylemin, tartışmasız olarak suç olmaktan çıkarılması, cezai sorumluluğun kaldırılması veya belirlenen cezanın bir değerlendirme ve takdir gerektirmemesi hallerinde dosya üzerinden; mahkemece bir değerlendirme yapılarak suçun unsurlarının tayini, takdir hakkı kullanılarak cezanın belirlenmesi veya kişiselleştirilmesinin gerektiği durumlarda ise davaya katılan veya şikayetçiye de haber verilerek duruşma açılıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, 5252 sayılı Yasanın 9. maddesinin 1. fıkrası uyarınca usulüne uygun şekilde duruşma açılıp anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca da kesinleşen mahkumiyet hükmü ile sonradan 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Yasanın temel cezanın tayini ile bireyselleştirilmesine ilişkin tüm hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların denetime imkan verecek şekilde gösterilip birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasa belirlenerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, duruşma açılmaksızın, yazılı şekilde dosya üzerinde karar verilmesi, 2- Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 07.02.2006 gün ve 11/12 sayılı kararında da açıklandığı üzere; önceki hükmün kesinleşmesinden sonra yürürlüğe giren yasaya göre kurulacak mahkumiyet hükmünün gerekçesinde; 5271 sayılı CMK'nun 220-232. maddelerine uygun biçimde, iddia, savunma ve delillerin gösterilmesi, suçun nitelendirmesinin yapılması, ceza yasasında öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve cezaya mahkumiyet yerine ya da yanısıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesine yahut bu hususlara ilişkin istemlerin reddine dair dayanaklar ile önceki hükümdeki yargılama giderleriyle varsa vekalet ücretinin infazda doğabilecek kuşku ve duraksamaları gidermek üzere uyarlama hükmünde de aynen gösterilmesi gerekirken, bu kurallara uyulmaksızın, gerekçesiz hüküm kurulması, Yasaya aykırı, 3- 5237 sayılı TCK'nun 7/2. maddesi gözetilerek; hükümden sonra 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik CMK'nun 231. maddesi uyarınca hükümlü hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının takdir ve değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, hükümlünün temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 22.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.