Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12686 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 7679 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, DolandırıcılıkHÜKÜM : 1) 765 sayılı TCK.nun 342/1, 80. maddeleri gereğince 2 yıl 4 ay hapis cezası, 2) 5237 sayılı TCK.nun 158/1-j, 53/1-3 maddeleri gereğince 2 yıl hapis ve 10.000,00 TL adli para cezası, belirtilen sürelerde belirtilen haklardan yoksunluk1) Müdafiinin, sanık hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “dolandırıcılık ” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden, temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanık müdafîinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,2) Müdafîinin, sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafîinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:5327 sayılı TCK.nun 43. maddesinde, 765 sayılı TCK.nun 80. maddesinden farklı olarak “değişik zamanlarda” denilmesi karşısında; aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilerek, sanığın suça konu 08.11.2003 ve 29.11.2003 vade tarihli bonoları kredi borcuna karşılık teminat olarak İşbankası ..... Şubesi'ne verdiğinin anlaşılması karşısında, suç tarihinin ve buna bağlı olarak dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti bakımından zorunluluk bulunması ve gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde ortaya çıkarılması bakımından, anılan bankadan suça konu bonoların sanık tarafından aynı anda mı yoksa farklı zamanlarda mı verildiğinin sorulup, 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesi kapsamında zincirleme suçun koşullarının oluşup oluşmadığı belirlendikten sonra sanığın hukuki durumlarının takdir ve değerlendirilmesi gerekirken eksik soruşturmayla yazılı şekilde hüküm tesisi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 11.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.