Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12529 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25949 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Sahte fatura kullanmakHÜKÜM : Mahkumiyet5271 sayılı CMK’nun 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, vergi dairesi mütalası ile ekindeki rapora kısmen uygun olarak düzenlenen Ordu Cumhuriyet Başsavcılığının 30.10.2009 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında İzmir'de faaliyet gösteren... isimli şirketten aldığı sahte faturaları kullanmak suretiyle vergi kaçakçılığı suçunu işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığı, vergi raporlarında ise sanığın 2004, 2005 ve 2006 takvim yıllarında birden fazla mükelleften sahte fatura alarak kullandığı belirtilmesine rağmen iddianamede sadece... isimli işyerinden bahsetmek suretiyle eylemlerin sınırlandırıldığı ve Konak Vergi Dairesi mükellefi olan bu şirket tarafından düzenlenen en son fatura tarihlerinin 30.12.2004 ve 28.02.2005 olduğu ve faturaların ilgili dönem KDV indirimine konu edildiğinin anlaşılması karşısında, gerekçeli karar başlığında yanlış yazılan suç tarihlerinin 21.01.2005 ve 21.03.2005 olarak mahallinde düzeltilmesi, 2005-2006 takvim yıllarında başka mükellefler tarafından düzenlenen ve sanık tarafından kullanıldığı iddia edilen faturalar nedeniyle sahte fatura kullanmak suçundan mahallinde kamu davası açılması mümkün görülmüştür, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla de??işik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. madde hükümleri karşısında; sanığıa yüklenen “2004 ve 2005 takvim yıllarında... isimli şirkete ait sahte fatura kullanmak” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanıklar lehine olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçların işlendiği 21.01.2005 ve 21.03.2005 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK.nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 25.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.