Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 12479 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25866 - Esas Yıl 2013
Tebliğname No : 11 - 2012/286754MAHKEMESİ : Çanakkale 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 01.10.2010NUMARASI : 2009/625 (E) ve 2010/432 (K)SUÇ : Mühür bozma1-)TCK'nun 203. maddesi, esasta bir şeyin saklanmasını veya varlığının olduğu gibi muhafazasını sağlamak üzere, kanunun veya yetkili makamların emrine uyularak konulmuş mührün kaldırılmasını cezalandırmaktadır. Burada mühürleme işleminin amacı Devlet yönetiminin bir şeyi koruma altına alma ve başkalarının tasarrufunu önleme iradesinin konulan mühürle açıklanması olup, bu iradeyi etkisiz duruma getirerek onu ihlal eden herhangi bir eylem gerçekleştiği takdirde suç işlenmiş olacaktır. Bu nedenle, yasaya uygun biçimde konulan bir mührün varlığı, mühür bozma suçunun ön koşuludur. Elektrik sayaçlarında bulunan ve bakanlık mührü olarak adlandırılan mühürlerin sayaçlar imal edilirken yapılması ve bu mühürlerin sayaçlara takılması işlemiyle elektrik dağıtım şirketlerinin bir ilgisinin bulunmaması, sanık hakkında düzenlenen 24.11.2008 tarihli tutanakta sayacın bakanlık mührünün bulunmadığı, ancak sayaca müdahale edildiğinin tespit edilmiş olması, elektrik dağıtım şirketi tarafından sanığın kaçak elektrik kullanımının engellenmesine yönelik bir mühürleme ve bunun sonucunda gerçekleşen mühür bozulması iddiasında bulunulmaması karşısında, kullanılan sayaçta bakanlık mührünün bulunmaması ve bu şekilde sayaca müdahale edilmesinde mühür bozma suçunun oluşmayacağı gözetilmeden, yasal olmayan gerekçe ile hükümlülük kararı verilmesi,2-Sanık hakkında 24.11.2008 ve 30.11.2008 tarihinde mühür bozma suçundan ayrı ayrı hüküm kurulmuş ise de; 24.11.2008 tarihli tutanakta sayacın mühürlendiğine dair ibare ve mühür numarasının yer almaması, 30.11.2008 tarihli tutanakta ise abonenin elektriğinin borcundan dolayı ..seri nolu mühürle kesilip mühürlenmesine rağmen, mührün koparılarak elektrik kullanıldığı belirtilmesi, dosya içerisinde sayacın ..nolu mühürle mühürlendiğine dair tutanakta tanzim tarihi ve düzenleyen görevlilerin isim ve imzalarının yer almaması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi açısından sanığın kullandığı sayacın mühürlenmesine ilişkin tutanak tarihi sorulup mühürlemeyi yapan görevlilerin tanık olarak beyanları alındıktan sonra sanığın hukuki durumun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme sonucu hüküm kurulması,3-)Kabule göre de; 5271 sayılı CMK'nun 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca 2 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada, sanığın adli sicil kaydında yer alan 3167 sayılı Kanunun 13/1 ve 16/1. maddelerine muhalefet eylemlerinin; 20.12.2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5941 sayılı Çek Kanunu ile 3167 sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanunun yürürlükten kaldırılmış olması ve sabıka kaydındaki ilamın kesinleşme tarihinin de incelemeye konu suçun işlendiği tarihten sonra olduğu cihetle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel sabıka olarak değerlendirilemeyeceği, yüklenen mühür bozma suçundan kaynaklanan somut bir zararın da bulunmadığı gözetilerek, sanığın hukuksal durumunun belirtilen yasal ölçütlere göre değerlendirilmesi yerine "sabıkalı olduğundan bahisle” yasal olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.06.2014 gününde (1) nolu bozma gerekçesi yönünden oyçokluğu, diğer bozma gerekçeleri yönünden oybirliğiyle karar verildi.