MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Sahte fatura düzenlemek, defter ve belge gizlemekHÜKÜM : Durma, beraat, mahkumiyetI) Katılan vekilinin, sanık ... hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen durma kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanık hakkında "sahte fatura düzenlemek" suçlarından açılan kamu davasının, kovuşturma şartının henüz gerçekleşmediğinden bahisle durdurulmasına dair verilen ve nihai nitelikte olmayan kararın temyize tabi olmadığı anlaşıldığından katılan vekilinin vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 264/2. maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile gereğinin mahallinde takdir ve ifasına.II) Katılan vekilinin, sanıklar hakkında "defter ve belge gizlemek" suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yüklenen suçun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA, III) Katılan vekilinin, sanık ... hakkında "sahte fatura düzenlemek" suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; 1) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.03.2002 gün ve 28/179 sayılı kararında da açıklandığı üzere, 13.11.2006 günlü iddianamedeki anlatıma ve dayanağı olan vergi suçu raporu ile ekleri içeriğine göre sanık hakkında 2005 ve 2006 takvim yıllarında “sahte fatura kullanmak” suçlarından kamu davası açıldığı ve her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu gözetilmeden, hükmolunan mahkumiyetin hangi yılla ilgili olduğu da belirtilmeksizin yazılı şekilde tek hüküm kurulması,2) 2005 takvim yılı içinde birden çok sahte fatura düzenleyen sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması,3) 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (a), (b), (d), (e) bentlerinde yer alan hak yoksunluklarının hapis cezasının infazının tamamlanıncaya kadar, (c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlününkendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğunda sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.