Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11967 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23669 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılıkHÜKÜM : Sanıkların beraatlerine I-Sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçundan doğrudan doğruya zarar görmeyen şikayetçi idarenin kamu davasına katılmasına dair verilen karar hukuki değerden yoksun olup, hükmü temyiz etme yetkisi vermeyeceğinden adına vekilinin vaki temyiz isteminin 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK. nun 317. maddesine göre REDDİNE, II-Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ...'ın mahkümiyetine, sanıklar ..., ... ve ...'in beraatlerine dair hükümlere yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarına gelince: 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; suç tarihinde PTT Başmüdürlüğünde personel müdürü olarak görev yapan sanık ...'ın maaşına değişik icra müdürlüklerince hacizler konulması üzerine borçlarını ödeyebilmek amacıyla aynı yerde şoför olan sanıklar ... ve ... adlarına bankadan kredi alabilmesi için adları geçen her iki sanığın maaşlarında kesinti olmasına rağmen maaş bordroları üzerine "maaşında haciz yoktur." ibaresi yazılıp, ...'ın maaş bordrosunun 15.09.2004 tarihinde sanık ... ve ...'nin maaş bordrosunun da 21.02.2005 tarihinde sanık ... tarafından tasdik edilerek bankaya verilmesinden ibaret eylemlerin suç tarihlerinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK.nun 355. maddesinde düzenlenen şahadetnamede sahtecilik suçunu oluşturduğu anlaşıldığından değişen suç vasfına göre yüklenen şahadetnamede sahtecilik suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, en son suçun işlendiği 21.02.2005 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanıklar hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 18.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.