Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11966 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 27173 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılıkHÜKÜM : Mahkumiyet I-Sanığın, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine dair hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde: Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine göre sanığın, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak: Suça konu iki adet çekin sanık tarafından alışveriş karşılığında aynı anda ...'a verilmesinden ibaret olayda, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK.nun 80. maddesinin koşulları oluşmakta ise de, farklı bir düzenleme getiren 5237 sayılı TCK.nun 43. maddesinin uygulanabilmesi için “bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi” gerektiği, aksi halde suçun, aynı anda bir kişiye karşı birden fazla işlenmesi halinde teselsülün gerçekleşmediğinin kabulü gerektiği gözetilmeden 5237 sayılı Yasa yerine, 765 sayılı Yasa uygulanarak yazılı şekilde fazla ceza tayini, Yasaya aykırı ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasanın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından 765 ve 647 sayılı Yasanın uygulanmasına ilişkin ibareler ile zincirleme suç nedeniyle artırım yapılmasına dair bendin çıkartılarak, "765 sayılı Yasanın 342/1." maddesi yerine "5237 sayılı Yasanın 204/1." ve "765 sayılı Yasanın 59/2. maddesi yerine, "5237 sayılı Yasanın 62/1." ibarelerinin eklenip sonuç hapis cezasının 1 yıl 8 aya indirilip, 647 sayılı Yasanın 6. maddesinin yerine de, "5237 sayılı Yasanın 51." ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Sanığın, dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine dair hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince: 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; yüklenen suçun tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK.nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 07.12.2004 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeksizin hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 18.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.