Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11880 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24143 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Sahte fatura düzenlemek, defter ve belge gizlemekHÜKÜM : Mahkumiyet1- Sanık ... hakkında "2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanığa yüklenen “2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği 01.10.2004 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkında anılan suçtan açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE,2- Sanık ... hakkında "defter ve belgeleri gizleme" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; a- Defter ve belgeleri inceleme yazısının dosya kapsamında bulunmadığı gibi 213 sayılı Kanunun 253 ve 254. maddeleri uyarınca defter ve belgeleri muhafaza ve istenildiğinde ibraz etme sorumluluğunun, mükellefe ve/veya vergi sorumlusuna ait olduğu, bu sorumluluğun vekaletname ile devrinin mümkün bulunmadığı, şirket müdürü olmayan sanığın defter ve belgeleri muhafaza ve istenildiğinde ibraz etme yükümlülüğünün bulunmadığı dolayısıyla yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı cihetle beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Kabule göre de; b-Düzenlenen vergi suçu raporunda somut bir zarara yer verilmediği, ancak belgelerin incelemeye ibraz edilmemesinden dolayı, özel usulsüzlük cezasına hükmedildiği, bir başka ifade ile tarh edilen bu vergi cezasının defter ve belgeleri ibraz etmemek eyleminden doğan zarar niteliğinde bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın eylemi nedeniyle CMK'nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın meydana geldiğinin kanıtlanamadığı gözetilmeden, zararın giderilmediğinden bahisle diğer koşullar değerlendirilmeksizin yazılı şekilde CMK’nun 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 17.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.