Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11103 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24473 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Sahte fatura kullanmakHÜKÜM : 2004 yılına ilişkin 213 sayılı Kanunun 359/b-1, 765 sayılı TCK'nun 80, TCK'nun 62/1. maddesi uyarınca netice 17 ay 15 gün hapis 2005 yılına ilişkin 213 sayılı Kanunun 359/b-1, TCK'nun 43/1, 62/1. maddeleri uyarınca netice 18 ay 22 gün hapis TCK'nun 53. maddesi uyarınca hak yoksunluğu, TCK'nun 51. maddesi uyarınca ertelemeI- Katılan vekili ile müdafiinin sanık hakkında "2004 takvim yılında sahte fatura kullanmak" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde;5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen “2004 takvim yılında sahte fatura kullanmak” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte olan ve sanık lehine olan 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış ve katılan vekili ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddeleri gereğince istem gibi DÜŞÜRÜLMESİNE,II- Katılan vekili ile müdafiinin sanık hakkında "2005 takvim yılında sahte fatura kullanmak" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;1- Sanığın yetkilisi olduğu şirketin kullandığı ve sahte olduğu iddia edilen faturaları düzenleyen ... hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan kamu davası açılmış olduğunun anlaşılması karşısında, bu dava dosyası celp edilip incelenerek özetinin duruşma tutanağına geçirilerek, eldeki davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesinden sonra toplanan tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,2- Kabule göre de, Hükümden önce, 08.02.2008 günlü 26781 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nun 231 ve TCK'nun 7/2. maddeleri gereğince, dosyada bulunan adli sicil kaydına göre engel hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” kararı verilip verilmeyeceği hususunun tartışılmaması,Yasaya aykırı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 05.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.