MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılıkHÜKÜM : 1- 765 sayılı TCY'nın 342/1, 80. maddeleri uyarınca 2 yıl 4 ay hapis cezası 2- 5237 sayılı TCY'nun 157-1, 52. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis ve 2.000 YTL adli para cezası 3- 765 sayılı TCY'nın 503/1, 522/1. maddeleri uyarınca 6 ay hapis ve 350 YTL adli para cezası 4-765 sayılı TCY'nın 342/1md.si uyarınca 2 yıl hapis cezası (Tüm sanıklar için)I- Sanıklar hakkında 1 numaralı fıkradaki resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanıkların farklı keşideciler adına düzenlenen sahte çekleri mağdur ...'e aynı anda vermeleri şeklinde oluşan eylemlerine 5237 sayılı TCK'nun 43/2. maddesinde yazılı zincirleme suç hükümleri uygulanacağından tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiş, 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesine uygun olarak somut karşılaştırma yapılmaması isabetsizliği, sanıklar hakkında 765 sayılı TCK'nun 342/1, 80. maddelerine göre tayin olunan sonuç ceza açıkça lehe olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış ve incelenen dosya içeriğine göre verilen hükümde eleştiri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, II-Sanıklar hakkında "dolandırıcılık" suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; sanıklara yüklenen "dolandırıcılık" suçlarının yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen zamanaşımının suç tarihi olan 24.10.2004 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkında dolandırıcılık suçlarından açılan kamu davalarının 765 sayılı TCK'nun 102/4, 104/2. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, III- Sanıklar hakkında 3 numaralı fıkradaki "resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarına gelince; 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesine uygun olarak somut karşılaştırma yapılmaması isabetsizliği, sanıklar hakkında 765 sayılı TCK'nun 342/1. maddesine göre tayin olunan sonuç ceza açıkça lehe olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.Hükümden sonra, 08.02.2008 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesiyle değişik CMK'nun 231 ve TCK'nun 7/2. maddeleri uyarınca sanıklar hakkında "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının" takdir ve değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 03.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.