MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık, resmi evrakta sahtecilikHÜKÜM : Beraat5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9. maddeleri hükmü karşısında; sanığa yüklenen dolandırıcılık suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve resmi evrakta sahtecilik suçu yönünden ise, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezasının üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren ve lehe olan 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e maddesinde öngörülen dava zamanaşımının, kesici son işlem olan sanığın savunmasının alındığı 06.12.2005 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında dolandırıcılık ve resmi evrakta sahtecilik suçlarından açılan kamu davasının 765 sayılı TCK'nun 102/4, 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 03.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.