Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1082 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18487 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, iftiraHÜKÜM : Sanığın her iki suçtan mahkumiyetineI- Sanık müdafiinin, "resmi belgede sahtecilik" suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, tetkik olunan dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; ancak: 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlünün kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasanın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine, “53. maddenin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkranın diğer bentlerinde yazılı haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” denilmek suretiyle eleştiriler dışında sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II- Sanık müdafiinin, "iftira" suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince; İşlediği başka suç nedeniyle hakkında yakalama emri bulunan sanığın olay tarihinde belirlenen bir adreste bulunduğu ihbarı üzerine yakalandığı, kolluk tarafından yapılan kimlik kontrolünde üzerinde kendi resmi bulunan ... adına düzenlenmiş suça konu sahte sürücü belgesini ibraz ettiği, ancak kolluk görevlilerinin sanığı daha önceden tanımaları ve ellerinde sanığa ait fotoğrafın bulunması nedeniyle sanığın gerçek kimliğini açıkladığı olayda, hakkındaki bütün adli işlemlerin gerçek kimlik bilgileriyle yapıldığı, kimlik bilgilerini kullandığı kişi hakkında herhangi bir soruşturma başlamasına sebebiyet vermediği gibi, başkasının kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, diğer kişiyi ise işlemediği bir suçun faili olarak göstermediği ve 5237 sayılı TCK'nun 268. maddesinde düzenlenen iftira suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 02.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.