Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9698 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3009 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 23/12/2013NUMARASI : 2013/168-2013/88Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/12/2013 tarih ve 2013/168-2013/88 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin dava konusu ve kendi buluşu olan "Rahle" ile ilgili olarak 2011-2501 tescil numaralı tasarım tescili ve 2011-3465 numaralı faydalı model belgesi bulunduğunu, davalının müvekkili tasarımının taklidini yaptığını, davalının satış mağazası ve fabrikasında tespit yaptırdıklarını ve tespit dosyasına sunulan bilirkişi raporunda davalı eyleminin 551 sayılı KHK anlamında faydalı model hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturduğu tespit edildiğini, ileri sürerek davalının müvekkilinin faydalı model belgesine tecavüz oluşturan eylemlerinin durdurulmasına, taklit ürünlere el konulmasına, müvekkilinin tasarım hakkına olan tecavüzün durdurulması ve önlenmesine, 551 sayılı KHK uyarınca yoksun kalınan kazançtan şimdilik 1.000 TL ve 9.000 TL manevi tazminata karar verilmesini, 2.922 TL tespit dosyası ve sair masraflar olmak üzere toplam 12.922 TL tazminatın tahsilini talep ve dava etmiş, 07.05.2013 tarihli celsedeki beyanında dava dilekçesinde tasarım tescil belgesinden bahsedilmiş ise de davalarında tasarım hakkına değil faydalı model hakkına dayandıklarını bildirmiş, karşı davada ise davalı olarak müvekkilinin plastik rahleyi imal etmesinden önce plastik rahle yapılmadığını, yeni olmadığı iddiasının asılsız olduğunu savunarak karşı davanın reddini istemiştir.Davalı/karşı davacı vekili, davacı tarafın tecavüz olgusunu tasarım hakkına mı faydalı model hakkına mı dayandığını açıklattırılması gerektiğini, taklit olduğu ileri sürülen rahlenin müvekkili tarafından 2012-03060 nolu tasarımı kasamında üretildiğini, dolayısı ile müvekkilinin tescilli bir tasarımı olduğundan haksız rekabet teşkil etmeyeceğini, müvekkili tasarımı ile davacının faydalı modelinin de benzer olmadığını savunarak davanın reddini istemiş, karşı davasında ise davacının 2011-03465 nolu faydalı model belgesinin yeni olmadığından bahisle hükümsüzlüğünü talep ve dava etmiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı/karşı davalıya ait TR 2011/03465 Y nolu faydalı model belgesi (rahle) toplam 4 istemden oluştuğu, 1 nolu istem bağımsız istem, 2, 3 ve 4 nolu istemler ise bağımlı istemler olduğu, dosyaya delil olarak sunulan FM belgeleri karşısında yenilik unsuru taşıdığı, ancak bilirkişi heyetinin re'sen yaptığı teknik incelemeye göre, dava konusu .nolu "Rahle" buluş başlıklı faydalı model belgesinin 1 nolu isteminin yenilik unsuru taşıdığı, 2, 3 ve 4 nolu istemlerinin yenilik unsuru taşımadığı tespit edildiği, 551 sayılı KHK'nin 154-156 ve 165/1-a maddeleri kapsamında kısmen hükümsüzlük koşullarının mevcut olduğu, davacı/karşı davalı dayanağı FM başvuru tarihinden itibaren 2, 3 ve 4 nolu istemler yönünden hükümsüz kılındığından, 1 nolu istem yönünden ise tecavüz söz konusu olmadığından, FM hakkına tecavüz iddiası dinlenemez olduğu gerekçesi ile asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne, davacı/karşı davalı adına TPE nezdinde tescilli . nolu FM belgesinin 2, 3, 4 nolu istemlerinin yenilik unsuru taşımaması nedeniyle hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, 1 nolu istem yönünden hükümsüzlük talebinin reddine, karar verilmiştir.Kararı, davacı/karşı davalı vekili temyiz etmiştir.1- Asıl dava tescilli faydalı model belgesine tecavüz ve tazminat davası, karşı dava ise faydalı model belgesinin hükümsüzlüğüne ilişkindir. Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu uyarınca dava konusu.nolu "Rahle" buluş başlıklı faydalı model belgesinin 1 nolu isteminin yenilik unsuru taşıdığı, 2, 3, ve 4 nolu istemlerinin yenilik unsuru taşımadığı ve kısmen hükümsüzlük koşullarının mevcut olduğu; 1 nolu istem yönünden ise tecavüz söz konusu olmadığından faydalı model hakkına tecavüz iddiası dinlenemeyeceği gerekçesi ile asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulü ile faydalı model belgesinin 2, 3 ve 4 nolu istemlerinin yenilik unsuru taşımaması nedeni ile hükümsüzlüğüne karar verilmiştir.Ancak, bilirkişi heyetinin herhangi bir belgeye dayalı olmaksızın, genel ve soyut ifadeler ile faydalı model belgesinin yeni olmadığına ilişkin görüşü hükme esas alınamaz. 551 sayılı KHK.' nin 156. maddesi uyarınca; " Faydalı model belgesi başvurusuna konu olan buluş başvuru tarihinden önce, Türkiye içinde veya dünyada herkesin ulaşabileceği şekilde yazılı olarak veya bir başka yolla açıklanmış veya yöresel veya ülke çapında kullanılmış ise, yeni değildir." Aynı maddenin son fıkrası uyarınca da; "Faydalı model belgesi başvurusu tarihinden önce, Türkiye'de yapılmış olan patent veya faydalı model belgesi başvuruları, faydalı model belgesi başvurusu tarihinden sonra yayınlanmış olsalar dahi, başvuru konusu buluşun yeniliğini ortadan kaldırır. "Faydalı model başvurusundan önce açıklanmış buluşların yeniliği ortadan kaldırıcı nitelikte olup olmadığı hususunun dosyaya sunulacak somut belgeleri açıklanmak ve Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde bu belgelerin ve faydalı model sayesindeki istemlerin karşılaştırılarak yenilik unsuruna sahip olup olmadığı hususlarının bilirkişi raporunda gösterilmesi gerekir. Açıklanan bu hususları içermeyen bilirkişi heyetinin soyut ve genel açıklamalarına dayanılarak kısmen hükümsüzlük kararı verilmesi doğru görülmediğinden kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.2- Bozma sebep ve şekline göre, davacı/karşı davalının vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı/karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı/karşı davalı yararına BOZULMASINA, ( 2 ) nolu bentte açıklanan nedenlerle vekalet ücreti ve yargılama giderine ilişkin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.