Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 946 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 14714 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada...Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03.10.2013 tarih ve 2012/307-2013/262 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi..... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin İtelsat İletişim....i'ndeki 40 adet hissesisinin tamamını 29.12.2006 tarihinde noterde düzenlenen hisse devir sözleşmesiyle davalı ...'a devrettiğini, davalı ortakların devirle birlikte şirket kasasına, şirkete ait tüm defter ve kayıtlara el koyduklarını, ancak devir işlemine ilişkin ticaret sicil işlemlerini kötü niyetli olarak gerçekleştirmediklerini, 17.01.2007 tarihli ortaklar kurulu kararıyla müvekkilinin müdürlük görevininin ve temsil ile ilzam yetkisinin kaldırılmasına, davalıların şirket müdürlüğüne atanmasına karar verilmişse de karar davalılarca ilan ve tescil ettirilmediğinden müvekkilinin halen şirket yetkilisi görülmesi nedeniyle pek çok icra takibi ile karşılaştığını ve borç ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek, 17.01.2007 tarihli ortaklar kurulu kararının ticaret siciline tescil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı ..., noterde hisse satın aldıktan sonra yanlış bir ticari iş yaptığının farkına vararak hisse satışını tescil ettirmediğini, davacıya durumu şifahen bildirdiğini, davacının şirketi 6 yıl çalıştırdıktan sonra böyle bir talepte bulunmasının kötü niyetli olduğunu, hisse devri kanunen gerekli hukuki şartlara haiz olmadığından yok hükmünde bulunduğunu, davacının şirketin borçlarını üzerine atmak istediğini, faaliyeti bulunmayan şirkete ortak yapmak istediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı ..., davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının davalı ...'na hise devri olmadığından, bu davalıya husumet yönetilemeyeceği, usulune uygun yapılan devir işlemine rağmen devrin ticaret siciline kaydedilmesi işleminin davalı ... tarafından yerine getirilmediği gerekçesiyle, davanın davalı ... yönünden kabulü ile, 17.01.2007 tarihli ortaklar kurulu kararı ile davacının davalı ...'a yapmış olduğu devir işleminin ticaret siciline tescil ve ilanına, diğer davalı yönünden ise davanın husumetten reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı ... temyiz etmiştir.Dava, limited şirket hisse devrine dair ortaklar kurulu kararının tescili istemine ilişkin olup, mahkemece davanın esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.Ancak, mahkemece öncelikle davada aktif husumet varsa pasif husumetin incelenmesi zorunludur. Bu nitelikte bir davanın limited şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerekmektedir. Davalı ...'un davacıdan noter hisse devir sözleşmesiyle hisse devralan olması nedeniyle davalı tarafta yer almasında hukuki yararı bulunmaktadır. Davalı ... da diğer ortak....'dan noter hisse devir sözleşmesiyle hisse devralmışsa da Ticaret Sicilinde ortak olarak görünmemektedir. Bu durumda, tüm ortakların davada yer aldığının ve husumetin şirkete yöneltildiğinin kabulü mümkün olmadığından, mahkemece, şirket tüzel kişiliğine karşı da dava açılması için davacıya mehil verilip, dava açılması halinde bu dava ile birleştirilmek suretiyle ortaya çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dava şartı olan pasif husumet gözetilmeden, davanın esası hakkında karar verilmesi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mümeyyiz davalı ...'un temyiz itirazının kabulü ile kararın mümeyyiz davalı ... yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 23.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.