MAHKEMESİ : BAHÇE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ(TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)TARİHİ : 13/03/2014NUMARASI : 2010/112-2014/60Taraflar arasında görülen davada Bahçe Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13.03.2014 tarih ve 2010/112-2014/60 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile davalı Ş.. A.. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için dosya mahalline gönderilmişti. Bu noksanlıkların giderilerek dosyanın gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin B.Su Gıda Ltd. Şti.'nin %50 ortağı, B. Su Gıda Ltd. Şti.'nin de E.Su Pazarlama Ltd. Şti.'nin %50 ortağı olup, B. Su Gıda Ltd. Şti.'yi temsilen E. Su Pazarlama Ltd. Şti.'nin müdürü olduğunu, müvekkiline diğer ortak Ş.. A.. tarafından müdürlük yetkilerinin kullandırılmadığını, davalının şirketi tek başına yönettiğini ve muvazaalı olarak üçüncü şahıslara kiralamalar, borçlandırmalar ve satışlar yaparak şirketi ve müvekkilini zarara uğrattığını, davalı Ş.. A..'nin hisse devir sözleşmesi ile B.Su Gıda Ltd. Şti.'nin, E. Su Pazarlama Ltd. Şti.'deki hisselerini babası diğer davalı M.. A..'ye devrettiğini, hisse devir sözleşmesinin müvekkilinin bilgisi ve rızası dışında sahte olarak tanzim edildiğini, zira hisse devrine dayanak ortaklar kurulu kararının sahte olduğunu, şirketin davalı Ş.. A.. tarafından iyi yönetilmediğini, gerek usulsüz hisse devri gerekse de şirketin iyi yönetilmemesi nedeniyle hem müvekkilinin hem de şirketin zarar gördüğünü ileri sürerek, hisse devir sözleşmesinin geçersizliği ile iptaline, şirket müdürü Ş.. A..'nin müdürlükten azli ile şirkete tedbiren kayyum atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilleri ayrı ayrı, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının B.S.Gıda Ltd. Şti'nin %50 hissedarı, anılan şirketin de E. Su Pazarlama Ltd. Şti.'nin %50 hissedarı olduğu, davacının şirketin diğer hissedarı olan davalı Ş.. A..'nin hazırlattığı hisse devir sözleşmesi ile B. Su Ltd. Şti. isimli şirketin, E. Su Ltd. Şti. isimli şirketteki hisselerinin davalı Ş.. A..'nin babası olan diğer davalı M.. A..'ye devredildiği ve devre konu ortaklar kurulu kararının sahte olduğu iddiası ile hisse devrinin iptalini talep ettiği, bu hususta davacı tarafça ortaklar kurulu karar defterinin celbi ile imza incelemesi istenildiği ancak, söz konusu deftere yapılan araştırmalar ve şirketin diğer hissedarı olan davalı Ş.. A..'nin defterin kendisinde olmadığı yönündeki beyanı ile ulaşılamadığı, davacı tarafa davalılara yemin teklif edilip edilmeyeceği hususunda hatırlatma yapılmasına rağmen davacı tarafça yemin deliline de başvurulmadığı gerekçesiyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili ile davalı Ş.. A.. vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2- Dava, limited şirket hisse devir sözleşmesinin geçersizliği ile iptali, şirket müdürü olan davalı Ş.. A..'nin müdürlükten azli ve şirkete kayyum tayini istemlerine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, somut uyuşmazlıkta davacı tarafça limited şirket hisse devir sözleşmesinin iptali yanında, şirket müdürü olan davalı Ş.. A..'nin müdürlükten azli ile şirkete kayyum atanmasının da talep edilmiş olmasına rağmen mahkemece bu talepler yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmıştır. Bu itibarla, davacının anılan talepleri yönünden de bir değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.3- Davalı Ş.. A.. vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince ise; feragat, HMK’nın 307. maddesi uyarınca istemde bulunanın talep sonucundan vazgeçmesidir. Mümeyyiz davalı vekilinin vekaletnamesinde HMK’nın 74. maddesine uygun şekilde temyizden vazgeçmeye yetkili olduğu gözlenmiş olup, feragat beyanı sonuç doğurucu niteliktedir. Bu itibarla, mümeyyiz davalı vekilinin temyiz isteminin feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalı vekilinin temyiz isteminin feragat nedeniyle REDDİNE, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı Ş.. A..'den alınmasına, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.