Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9329 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6028 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : MARMARİS SULH HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 17/05/2012NUMARASI : 2007/107-2012/391Taraflar arasında görülen davada Marmaris Sulh Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/05/2012 tarih ve 2007/107-2012/391 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalıya ait "L.. Days" isimli yatın müekkiline ait marinada konakladığını, 01.05.2006-30.07.2006 tarihleri arası dönem için tahakkuk ettirilen bağlama ücreti ve damga vergisi için başlatılan takibe davalının kısmen ve haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, 756,76 Euro ve 46,37 Euro işlemiş faiz için itirazın iptalini, takibin devamını ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ücret tarifesine göre istenebilecek tutarın 657 Euro olduğunu, bu miktarın ödendiğini, ayrıca anılan teknenin 30.07.2007 tarihine kadarki bağlama ücretleri için davacı tarafa 4.056 Euro ödendiğini savunarak, davanın reddini ve davacı aleyhine %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının borcu bulunmadığını ispat ettiği, tarafların konumu, tabi oldukları hükümler, aralarındaki hukuki ilişkinin mahiyetine göre davacının kötü niyetli olarak icra takibine geçtiği gerekçesiyle, davanın reddine, itiraz edilen 801,13 Euro üzerinden %40 tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava, bağlama ücretinin tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istmine ilişkindir. Davanın açıklanan niteliğine göre, uyuşmazlığın çözümünde TTK’nın deniz ticaretine ilişkin hükümlerinin uygulanması zorunludur. Bu durumu değerlendirme görevi de denizcilik ihtisas mahkemesi'ne aittir.6762 sayılı Türk Ticaret Yasası’nın 4. maddesine eklenen fıkrada, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığı'nca, bu Yasa'nın Dördüncü kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin ihtilaflara bakmak ve asliye derecesinde olmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin yargı çevresinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği düzenlenmiştir. Anılan yasal düzenleme doğrultusunda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 24.03.2005 tarih ve 188 sayılı kararıyla da bu tür davalara denizcilik ihtisas mahkemesi bulunmayan yerlerde ticaret mahkemesi varsa 1 numaralı ticaret mahkemesi, ticaret mahkemesi yok ise 1 numaralı asliye hukuk mahkemesi'nin denizcilik ihtisas mahkemesi olarak görevlendirildiği belirlenmiştir. denizcilik ihtisas mahkemesi sıfatlı ticaret mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisidir. Denizcilik ihtisas mahkemesinin görev alanın tayininde davanın değeri önemli olmayıp, uyuşmazlığın deniz ticaretinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı esas alınır. Görev hususu re’sen ve davanın her aşamasında incelenmesi gereken hususlardan olup somut olayda denizcilik ihtisas mahkemesi sıfatıyla Marmaris 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli bulunduğu dikkate alınarak, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir2-Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın görev yönünden BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 20/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.