MAHKEMESİ : İZMİR 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 21/10/2013NUMARASI : 2012/654-2013/390Taraflar arasında görülen davada İzmir 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21/10/2013 tarih ve 2012/654-2013/390 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi . . tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalıdan nakliye bedeli nedeniyle alacaklı olduklarını, tahsil edilemeyen alacak için icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız ve yersiz itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptali ve takibin devamına, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, taraflar arasında taşıma sözleşmesi olmadığını, taşınan makinanın dava dışı kişiye kiralandığını nakliyenin de bu kişi tarafından gerçekleştirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davalıya ait iş makinesini taşıma işini gerçekleştirmiş olduğu, bu sebeple davacının 7.316 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile itirazın iptaline ve %20 icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, taşıma akdinden kaynaklanmakta olup, yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere davalı akdi ilişkiyi inkar etmiş ve taşındığı belirtilen makineyi dava dışı A..K.. kiraladığını savunmuş, bu savunmanın aksi de davacı tarafça kanıtlanmamıştır. 6102 sayılı TTK'nın 871/2. maddesi uyarınca da aksine sözleşme olmadığı takdirde taşıma ücretinin ödenmesi gönderilene aittir. Her ne kadar dosya içeriğinden davalı tarafından, davacı tarafça navlun alacağının tahsili için, kendisine tebliği edilen faturaya itiraz etmediği anlaşılmakta ise de bu fatura ticari defterlere kaydedilmediğinden, faturaya itiraz edilmemesi aksine sözleşme olduğu şekilde yorumlanamaz. Bu itibarla mahkemece anılan hususlar nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 14/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.