Taraflar arasında görülen davada Kadıköy Asliye 1.Ticaret Mahkemesi'nce verilen 30.03.2004 tarih ve 2001/1305-2004/273 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 27.09.2005 günde davacı avukatı F……… ile davalı avukatı A……… gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili bankanın Ü…….. Şubesi'nde çalışan M………'ın, hesap sahibi M………'un bilgisi ve onayı dışında sahte imza ile hesabındaki 4.404.200.000.-TL'yi arkadaşı davalı H…….. adına Taksim Şubesi'ne havale ettiği, adı geçenin aynı gün parayı çektiği, havale alıcısı davalının hesap sahibi M…….. ile hiçbir bağlantısı bulunmadığından, söz konusu bedeli almasının hukuken bir sebebe dayanmadığını, ayrıca, davalının T…….. Şubesi'nde hesabı bulunmayıp, baştan beri kötü niyetli olduğunu, bankaca hesap sahibine zararının ödendiğini, davalının sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre parayı iadeyle mükellef bulunduğunu ileri sürerek, (4.404.200.000)TL'nin 30.03.2001 tarihinden itibaren işleyecek %180 faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 1999 yılında yapılmış bir işlemin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde dava açılması gerekirken, 2001 yılında açılan davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin banka çalışanı Turan'la arkadaş olup, Ü………. Şubesi'nde bulunan hesabına yatırılmak üzeri bir çok defa elden paralar verildiğini, müvekkilince kendi hesabında bulunan paranın çekildiği zannıyla hareket ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, dosyadaki kanıtlar ve bilirkişi raporuna nazaran, söz konusu işlemin 20.07.1999 tarihinde yapılmasına karşın, işlemin davacı banka tarafından Aralık 2000'de yapılan müfettiş soruşturması sonucunda öğrenildiğinden zamanaşımı süresinin dolmadığı, davalının dava dışı M………. hesabında bulunan parayı davacı personeli ile görüş ve eylem birliği içerisinde, haklı hiçbir neden bulunmaksızın alarak kullandığı ve banka zararını tazmin etmesi gerektiği gerekçeleriyle, davanın kabulü ile (4.404.200.000)TL alacağın bankaca hesap sahibine ödeme yapılan 30.03.2001 tarihinden itibaren yıllık %180 faiziyle birlikte, tahsilde tekerrür teşkil etmemek koşuluyla davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, davalıya davacı banka tarafından sebepsiz yere ödenen paranın tahsili talebine ilişkindir. Davalı, kendisine banka tarafından sebepsiz olarak yapılan ödemenin yapılmış olduğu 20.04.1999 tarihinde haksız zenginleşmiştir. Taraflar arasında davaya konu paranın ödenmesine mesnet Taksim şubesi nezdinde bir mevduat-kredi hesabı sözleşmesi olmadığından, alacağa bankanın kısa vadeli kredi faizlerine uyguladığı %180 oranının uygulanması mümkün olmayıp, davacı banka, 3095 S.K.nun 2/2. maddesine göre, ancak avans oranında faiz isteyebilir. Bu itibarla, mahkemece, alacağın avans oranında temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın açıklanan nedenle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, takdir edilen 400.-YTL duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 27.09.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.