Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 86 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 12890 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen markaya tecavüz ve haksız rekabetin tespiti ile maddi-manevi tazminat davasında Mahkemece verilen ve yukarıda tarih-numarası yazılı olup davanın kısmen kabulüne dair hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından istenilmekle dosya Dairemize gönderilmiş olup, bu aşamada mümeyyiz taraf vekillerinin yerel mahkemenin 19.12.2016 ve 20.12.2016 tarihli yazıları ekinde gönderilen iki ayrı dilekçeyle temyiz isteminden vazgeçtiklerini bildirdikleri, davacı vekilinin dilekçesinde ayrıca davadan feragat beyanında bulunduğu gözlenmiş olmakla, dava dosyası re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü:Uyuşmazlık, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri nitelikte olup davadan feragat hüküm kesinleşinceye değin yapılabilir ve karşı tarafın kabulüne bağlı olmadığı gibi yapıldığı anda kesin hükmün sonuçlarını doğurur. Davacı vekilinin davadan feragate (vazgeçmeye) ilişkin 19.12.2016 tarihli beyanının usulen tevsik olunduğu anlaşılmakla, HMK’nın 74 ve 307 vd. maddeleri uyarınca sonuç doğurucu nitelikte olduğu kanısına varılmış, Yargıtay İBK’nun 11.04.1940 gün ve 70 sayılı ve HGK’nun 21.11.1981 gün ve 1981/2-551 sayılı kararları uyarınca, öncelikle, davadan feragate ilişkin bir hüküm verilmesini teminen yerel mahkeme kararının bozulmasına, verilen hükmün temyizinden feragate ilişkin taraf vekillerinin beyanları ile ilgili olarak bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, bozma neden ve biçimine göre taraf vekillerinin hükmün temyiz isteminden vazgeçmeleriyle ilgili olarak bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harçların istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 06/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.