Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 86 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 9196 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 22.02.2012 tarih ve 2010/637-2012/64 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı Banka'da bulunan hesabından 22.10.2010 tarihinde 3.652 TL nakit paranın, kredili mevduat hesabından 29.988,34 TL olmak üzere toplam 33.640,34 TL’nın izni ve bilgisi dışında 3. şahıs hesabına internet bankacılığı yoluyla aktarıldığını, şirketçe kullanılan pos cihazlarındaki paranın ilgili hesaba aktarılması nedeniyle nakit para zararının 5.730 TL’ye çıktığını, ticari itibarlarının zedelenmemesi için faiziyle birlikte davalı Banka'ya 31.250 TL’nın 24.12.2010 tarihinde ödenmek zorunda kalındığını ileri sürerek, 36.980 TL’nın 24.12.2010 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı Banka vekili, müvekkili bankanın internet bankacılığı hizmeti güvenliğini sağlamak için tüm önlemleri aldığını, davacının kusurlu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, tüm dosya kapsamına ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, bankaların basiretli bir tacir gibi özen borcu olduğu ve bir güven kurumu olarak kabul edildiği, davalı bankanın davacıya verdiği şifreleri davacının kusuru nedeni ile başkaları tarafından ele geçirilmiş olduğunu kanıtlayamadığı, işlem tarihi olan 22.10.2010 tarihinde davacı şirkete ait hesaptan cari hesap kredisi dışında nakit olarak bulunan 3.652,01 TL ile cari kredi hesabından 29.988,41 TL dahil olmak üzere toplam 33.640,34 TL paranın çıkışının yapıldığı, davalı bankanın zarardan sorumlu olduğu, ticari itibarının zedelenmesini istemeyen davacının bankaya ödeme yaptığı gerekçesiyle 33.640,34 TL’nın dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2) Dava, internet bankacılığı nedeniyle uğranılan zararın tahsili istemine ilişkin olup, davacı dava dilekçesinde 5.730 TL nakit para, kredili mevduat hesabından yapılan havale nedeniyle de 31.250 TL olmak üzere toplam 36.980 TL zararının olduğunu iddia etmiş olup, mahkemece bu konuda banka kayıtları ve davacı delilleri incelenip değerlendirilmeden karar verilmiştir. Davacının iddia ettiği zararın miktarı bakımından muhasip bilirkişiden rapor alınmak suretiyle, davacının hesabından çekilen para dışında zararı bulunup bulunmadığının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 1.798,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 07.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.