Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8568 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11919 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ.......... .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 03/06/2016 tarih ve 2016/30-2016/29 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:İhtiyati haciz talep eden vekili, müvekkili ile karşı taraf ... .... ..... Ltd. Şti. arasında akdedilen genel kredi sözleşmelerine istinaden krediler kullandırıldığını, diğer borçluların ise, müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, borçluların edimlerini yerine getirmemeleri nedeniyle hesabın kat edilerek borçlulara ihtarname gönderildiğini ancak, buna rağmen borcun ödenmediğini ileri sürerek, alacağın tahsilini teminen borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczini talep etmiştir. Mahkemece iddia ve dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, genel kredi sözleşmesi uyarınca hesap kat ihtarı düzenlendiği ve tebliğe çıkarıldığı ancak, tebliğ edildiğine ilişkin dosyada bir belge bulunmadığı, İİK’nın 257. maddesinde “rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünün düzenlendiği, talep edenin sunduğu belgelerden taraflar arasında bir kredi sözleşmesinin imzalandığı, bu kredi sözleşmesinin ..... ...... Ltd. Şti. tarafından ipotekle temin edildiği, ipoteğe konu taşınmazın 700.000,00 TL üzerinden talep eden bankaca teminat olarak kabul edildiği, ipoteğe ilişkin resmi senedin .../.../2015 tarihinde düzenlendiği, talep edenin resmi senedin düzenlenmesinden ... gün önce gayrimenkul değerleme şirketine değer tespiti yaptırdığı ve taşınmazın değerinin 280.000,00 TL olarak belirlendiği ancak, buna rağmen talep edenin taşınmazı 700.000,00 TL bedelle kredi sözleşmesinin teminatı olarak kabul ettiği, .........’nın .../... m. göre, her tacirin ticaretinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmek durumunda olduğu, talep edenin taşınmazın gerçek değerini bilmesine ve buna ilişkin uzman incelemesi yaptırmasına rağmen ipotek resmi senedinde borcun teminatı olarak aynı taşınmazı 700.000,00 TL bedel ile kabul ettiği, tarafların bu kabulü, .........’nın .../... m. ve BK’nın .... m. düzenlenmiş olan sözleşme özgürlüğü ilkeleri gereği talep edilen miktar dikkate alınarak borcun tamamının rehinle temin edildiğinin kabul edildiği, hesap kat ihtarnamesinin borçlu ve müteselsil kefillere tebliğe çıkarıldığı ancak, bunun tebliğ edildiğine ilişkin belgenin dosya içinde olmadığı anlaşıldığına göre, alacaklının müteselsil kefillere başvurma koşullarının düzenlendiği 6098 sayılı .......’nın 586. maddesi uyarınca kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebileceği ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesiyle, ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerektiği, .......'nın yürürlüğe girmesinden önce asıl borçluya başvurulmadan müteselsil kefile gidilebilmesi mümkün iken, .......'nın anılan düzenlemesi ile bu artık mümkün olmadığı, asıl borçluya başvurulmadan müteselsil kefile doğrudan doğruya başvurulamadığı, talep eden banka tarafından borçlu ile müteselsil kefillere keşide edilen kat ihtarnamesi borçlulara tebliğ edilmeden, ihtarnamenin düzenlenme tarihinden hemen sonra ihtiyati haciz talebinde bulunulduğu, talep tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı .......’nın 586/.... maddesi uyarınca müteselsil kefiller hakkında ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için asıl borçluya çekilen ihtarın sonuçsuz kalması ve asıl borçlunun ifada gecikmesi gerekmekte olup, asıl borçluya çekilen ihtarın tebliği kanıtlanamamış olduğundan müteselsil kefiller bakımından da talebin reddi gerektiği gerektiği gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.Kararı, ihtiyati haciz talep eden vekili temyiz etmiştir. ...- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına her ne kadar karşı taraf ... yönünden talebin reddine dair gerekçe yerinde değil ise de, talep eden banka ile asıl borçlu şirket arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinin teminatı olarak aynı zamanda anılan sözleşmenin müteselsil kefili olan ... tarafından ipotek verildiği ve ipotek resmi senedinde ''... ayrıca herhangi bir şekilde bankaya karşı doğmuş ve doğacak ipotek verene ait asalet ve kefalet borçlarının teminatı olarak ....'' verildiğinin belirtildiğinin anlaşılması karşısında, ... yönünden talebin reddinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ihtiyati haciz talep eden vekilinin karşı taraf ........ İletişim Tur. Nak. Tic. San. Ltd. Şti. ile ... yönünden temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. ...- İhtiyati haciz talep eden vekilinin karşı taraf ......... yönünden temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, talep, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir. Alacaklının müteselsil kefillere başvurma koşullarının düzenlendiği 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 586. maddesine göre, kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ile ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir. (.. ... ...., ..., Nisan 2012, Cilt II. s. 2541). Madde metninden de anlaşılacağı üzere, .......'nın yürürlüğe girmesinden önce asıl borçluya başvurulmadan müteselsil kefile gidilebilmesi mümkün iken, .......'nın anılan düzenlemesi ile bu artık mümkün olmamaktadır. Bu itibarla, müteselsil kefil yönünden talepte bulunabilmek için öncelikle asıl borçluya kat ihtarının tebliği gerekmektedir. Somut olayda, talep dilekçesine ekli belgelerden, ihtiyati haciz talep eden banka ile asıl borçlu şirket arasında genel kredi sözleşmeleri ve taahütnamesi akdedildiği, diğer karşı taraf borçluların da müteselsil kefil oldukları, genel kredi sözleşmelerinin ....... maddesinde, müşteri ve kefillerin sözleşmede yazılı adreslerini kanuni ikametgah kabul ettikleri ve bu adrese yapılacak her türlü tebligatın geçerli olacağı belirtilmiştir. İhtiyati haciz talep eden tarafından kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmediği gerekçesiyle hesabın kat edildiği ve kat ihtarının asıl borçlu ile müteselsil kefillere tebliğe çıkartıldığı, asıl borçluya çıkartılan ihtarın tebliğ edildiğine ilişkin de barkod numarası ile ...... tebligat çıktısının bulunduğunun anlaşılması karşısında, kat ihtarının ayrıca kefile tebliği şartı aranmayacağından, asıl borçluya tebliğe rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle kefil yönünden .......'nın 586. maddesindeki koşulların oluştuğunun kabulü gerekirken eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz talep eden vekilinin karşı taraf ........ İletişim Tur. Nak. Tic. San. Ltd. Şti. ile..... yönünden tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz talep eden vekilinin karşı taraf ......... yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ihtiyati haciz talep eden yararına BOZULMASINA, temyiz harcı peşin alındığından ihtiyati haciz talep edenin karşı taraf ........ İletişim Tur. Nak. Tic. San. Ltd. Şti. ile ... yönünden başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 01/.../2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.