Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8553 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12113 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen davada .... .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/04/2015 tarih ve 2014/459-2015/134 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili şirketin davalıya taşıma hizmeti verdiğini, davalının fatura bedelini ödemediğini, başlatılan takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı vekili, icra dairesinin ve mahkemenin yetkili olmadığını, davacı ile aralarında akdi ilişki bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, itirazın iptali davalarında dayanak icra takibinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise, öncelikle icra dairesinin yetkisinin incelenmesi gerektiği, davalı tarafından akdi ilişkinin inkar edildiği, yalnızca fatura düzenlenmesinin akdi ilişki ve alacağın varlığını kanıtlamaya yeterli olmadığı, yetkili icra dairesinin genel yetki kuralları uyarınca davalı şirketin merkezinin bulunduğu ... İcra Dairesi olduğu, itirazın iptali davalarında takibin usulüne uygun yetkili icra dairesinde başlatılmış olmasının dava şartları arasında bulunduğu, takibin yapıldığı İcra Dairesi'nin yetkisiz olduğu gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, taşıma bedelinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 890. maddesinde, Birinci ve İkinci Kısım hükümlerine tabi taşımadan doğan hukuki uyuşmazlıklarda, malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesinin de yetkili olduğu; fiilî taşıyıcıya karşı açılacak davanın, asıl taşıyıcının yerleşim yeri mahkemesinde, asıl taşıyıcıya karşı açılacak davanın fiilî taşıyıcının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabileceği belirtilmiştir. Somut uyuşmazlıkta dosyada bulunan faturanın yanında sevk irsaliyesinin de değerlendirilmek suretiyle davacı, davalı ... dava dışı ..... ... Ltd. Şti. arasındaki ilişki belirlenmek ve anılan kanun maddesi tartışılmak suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 01/.../2016 arihinde oybirliğiyle karar verildi.