Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8381 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11760 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 20/04/2016 tarih ve 2015/402-2016/514 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacılar vekili, müvekkillerinin babası muris ...'in davalı bankanın ... Şubesi nezdinde bulunan hesaplarından, diğer davalı üvey anneleri olan ...'in haksız ve usulsüz şekilde ödeme yapıldığını ileri sürerek, 18.000,00 TL alacağın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, veraset ilamındaki hisseleri oranında müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili, davaya konu eylemlerin ... Şubesi nezdinde gerçekleştirildiğini, ayrıca diğer davalının da adresinin ... İlçesi olduğunu savunarak yetki itirazında bulunmuştur. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacıların murislerinin banka hesaplarının davalı bankanın ... Şubesi'nde açıldığı, diğer davalıya dava dilekçesi ... İli'nde tebliğ edilmiş ise de davalının mernis adresinin ... olduğu, ... İlçesinde adliye teşkilatı bulunmadığı, ... adliyesinin yetki alanı içinde kaldığı, HMK'nın 14/1. maddesinde bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu, HMK' nın 7. maddesine göre davalı birden fazla ise davanın, bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceği, ancak dava sebebine göre kanunda, davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belirtilmişse, davaya o yer mahkemesinde bakılacağı, davalıların TMK'na göre yerleşim yerlerinin .. olmadığı, ortak yetkili yer mahkemesinin ... olduğu, davacılar murisi ile davalı banka arasındaki bankacılık sözleşmesinin ifa yerinin de ... olduğu, davalı bankanın yetki itirazının haklı olduğu, her iki davalıya yönelik iddiaların bütünlüğü dikkate alındığında, yargılamanın her iki davalı hakkında birlikte yürütülmesinin usul ekonomisine uygun olacağı, ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ortak yetkili yer mahkemesi olduğu gerekçesi ile HMK'nın 7/1 ve 10. maddeleri gereği davalı ...Bankası A.Ş'nin yetki itirazının kabulü ile mahkemenin yetkisizliğine, hüküm kesinleştiğinde ve istek halinde dava dosyasının ... Asliye Hukuk Mahkemesine (ticaret mahkemesi sıfatı ile) gönderilmesine karar verilmiştir.Kararı davacılar vekili temyiz etmiştir.1- Dava, davacıların murisinin davalı banka nezdinde bulunan hesabından usulsüz para çekildiği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Dava tarihi olan 06.03.2015 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi” ifade edeceği, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı Kanun'un 73/1 maddesinde de; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmaya tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hüküm altına alınmıştır. Buna göre, mahkemece, tüketici işleminden kaynaklanan işbu davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.2- Bozma sebep ve şekline göre, davacılar vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın resen BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 25/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.