Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8291 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2111 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 09/07/2015 tarih ve 2014/392-2015/333 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 18/10/2016 günü hazır bulunan davacı-karşı davalı vekili Av. ..., davalı-karşı davacı şirket temsilcisi asil İlker ... ile davalı-karşı davacı şirket vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı/karşı davalı vekili, müvekkilinin projelendirip dizayn ettiği yangınla mücadele kontrol sistemlerinin müvekkilinin izni ve bilgisi olmadan davalı tarafından satışa sunulduğunu, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/83 D.İş sayılı dosyasında yapılan tespit sonucu düzenlenen raporla müvekkilinin dizayn, imalat, uygulama ve fikirlerinin davalı tarafından kopyalandığı, davalının eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespit edildiğini, denizdeki gemi yangınlarına uzaktan müdahale için üretilen sistemin müvekkilince 2005 yılında dünyadaki örneklerinden çalışma prensibi ve operasyon modları bakımından farklı sekilde üretildiğini, 2007 yılında davalıya da satış yapıldığını, sektördeki klaslama zorunluluğu ve dava konusu ürünün niteliği gereği sistemin proje teknik resimleri, kullanma rehberi, teknik bilgi dokümanları ve ekipman listesinin de teslim edildiğini, ...'da davalının dava konusu taklit ürünü monte ettiği gemi üzerinde yapılan tespitte davalı tarafından söz konusu gemiye monte edilen sistemin müvekkilinin ... sisteminden kopyalandığının tespit edildiğini, davalının eylemlerinin haksız rekabet teşkil ettiğini ileri sürerek, haksız rekabetin tespitini, önlenmesini, davalının internet sitesinin yayınının durdurulmasını, davalı tarafından bastırılmış ve/veya yayınlatılmakta olan her türlü yazılı ve görsel tanıtım araçlarına el konularak imhasını, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 10.000 TL maddi, 40.000 TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiş, karşı davanın reddini istemiştir.Davalı/karşı davacı vekili, davacının kullandığı sistem tüm dünyada kullanılan anonim bir sistem olup müvekkilinin kullandığı sistem ile davacının sitemi karşılaştırıldığında farklı olduklarının görüleceğini, müvekkilince yaptırılan tespit sonucu düzenlenen raporda müvekkilinin haksız rekabetinin söz konusu olmadığının belirlendiğini, harici yangın sistemlerinde 1970'li yıllardan beri uzaktan kumanda prensibinin uygulandığını savunarak, asıl davanın reddini istemiş, karşı davada, haksız açılan asıl dava nedeniyle müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini, müşteri ve kredi itibarının etkilendiğini, ekonomik menfaatlerinin zarar gördüğünü ileri sürerek, davacı-karşı davalının fiilinin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitini, haksız rekabetin men'ini, şimdilik 10.000 TL maddi, 50.000 TL manevi tazminatın faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, bozma ilamına uyularak bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, asıl ve karşı davada haksız rekabet şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, uyuşmazlık konusu mukayese edilen ürünlerin esasen harcıalem nitelikte olduğunun belirlenmesine göre, davalı-karşı davacı vekilinin karşı davaya yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi ile karşı davada verilen kararın davacı karşı davalı vekilinin asıl davaya yönelik aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2- Asıl dava, haksız rekabetin tespiti, men'i ile maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece alınan 09.09.2013 tarihli bilirkişi raporunda “...teknik açıdan dava dosyasında ayrıntılı bir şekilde renklendirilerek gösterilen yangın söndürme sisteminin kontrol sistemine ait kullanım klavuzu kitapçıklarının ... ile ... ayrıntılı olarak büyük oranda benzediği, dosya arasında ayrıntılı şekilde gösterilen yangın söndürme sisteminin kontrol sistemine ait elektrik proje resimleri ... ve ... şirketleri için karşılaştırıldığında birkaç küçük değişiklik haricinde birebir örtüştüğü ve yine yangın söndürme sisteminin kontrol sistemine ait elektrik proje resimlerindeki kablo, klemens, röle terminal (port) nolarının ... ve ... şirketleri için karşılaştırıldığında birebir örtüştüğü görülmüştür...” denilmiştir. İtiraz üzerine alınan ve hükme esas kabul edilen 21.05.2015 tarihli bilirkişi raporunda ise “....hüsnüniyet kaidelerine aykırı bir şekilde elde ettiği veya öğrendiği imalat veya ticaret sırlarından haksız yere faydalanmak veya onları başkalarına yaymak gibi bir durum somut olayda söz konusu olmadığından ve davalının davacıdan ürün satın alması ve bu ürünü kopyalamak suretiyle haksız rekabet yaptığı iddiası TTK'nın 57/10 fıkrası kapsamına girmediğinden TTK'nın 57/8. ve 10 bentlerine dayalı haksız rekabet iddiası ve buna bağlı taleplerin yerinde olmadığı bildirilmiş....” ise de; davacı vekili 15.06.2015 tarihli dilekçesi ile davalı tarafın dava konusu sistemden tüm doküman ve teknik desteği ile birlikte 6 adet satın alıp, daha sonra bunları kopyalayıp birebir örtüşen şekilde imal edip satmak suretiyle TMK'nın 2 ve TTK'nın 57. maddesine aykırı davrandığını ileri sürerek rapora karşı çıkmıştır. TTK'nın 56. maddesi uyarınca, haksız rekabet aldatıcı hareket ve hüsnüniyet kaidelerine aykırı suretlerle iktisadi rekabetin her türlü suistimalidir. Aynı yasanın 57/5. fıkrasında haksız rekabet olarak kabul edilen eylemler; "başkasının emtiası, iş mahsulleri, faaliyeti veya ticari işletmesiyle iltibaslar meydana getirmeye çalışmak veya buna müsait bulunan tedbirlere başvurmak, hususiyle başkasının haklı olarak kullandığı ad, unvan, marka işaret gibi tanıtma vasıtalarıyla iltibasa meydan verebilecek surette ad, unvan, marka gibi tanıtma vasıtalarını kullanmak" olarak belirtilmiştir. Bu durumda, somut uyuşmazlıkta söz konusu proje teknik resimleri ve kullanım klavuzu kitapçıklarının davalı tarafından imal edilerek piyasaya sunulan ürünlerde kullanılması halinin Dairemizin 21/03/2008 tarih 1816/3687 sayılı kararında da açıklandığı üzere başkasının iş mahsullerinin izinsiz olarak kullanılması eylemi olarak kabul edilip edilmeyeceği ve 6762 sayılı TTK'nın 57/5. maddesi kapsamında kalıp kalmadığı hususu ayrıca tartışılmaksızın ve davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı ileri sürdüğü itirazları karşılayacak yeni bir rapor ya da ek rapor alınmaksızın dava konusu ürünün bizatihi harcıalem ürün olduğundan bahisle asıl davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle karşı davacı ... Dış Ticaret ve ... San. Ltd. Şti. vekilinin karşı davaya yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi ile karşı davada verilen kararın ONANMASINA, asıl davaya yönelik olarak davacı ... ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacı ... ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile asıl davaya yönelik kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin herbir taraftan alınıp yekdiğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden karşı davaya dönük davacı ....i Sanayi Ltd. Şti'den alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden asıl davaya dönük davacı ... ve Ticaret Ltd. Şti'ye iadesine, 20/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.