Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8225 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11137 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... 7. Tüketici Mahkemesi’nce verilen 14/04/2016 tarih ve 2016/547-2016/1128 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirket ile 09/01/2016 tarihinde uçuş yaptığını, yolculuk esnasında değerli eşyaları bulunan bagajının kaybolduğunu, davalıya yapılan başvuruya rağmen halen bagajın bulunamadığını, meydana gelen olay nedeniyle müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek, 1.800,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece iddia ve dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, uyuşmazlığın taşıma sözleşmesinden kaynaklandığı, taşıma işlerinin 6102 sayılı TTK'nın 850. m. gereği ticari işletme faaliyetleri olarak düzenlendiği, TTK'nın 3, 4 ve 5. maddeleri uyarınca ticaret mahkemelerinin görevli olduğu ayrıca, hava taşıma işleri için görev hususunda özel düzenleme mevcut olup, 2920 sayılı Sivil Havacılık Kanunu'nun 2. maddesinde TTK hükümlerinin uygulanacağının düzenlendiği gerekçesiyle, dava dilekçesinin mahkemenin görevsizliği nedeniyle reddine, süresinde talep halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, havayolu ile taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile görevsizlik kararı verilmiştir. Ancak, dava tarihi olan 08/04/2016 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı Kanun'un 73/1 madde ve fıkrasında da; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla, mahkemece tüketici konumundaki davacı tarafından açılan işbu davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu nazara alınarak işin esasına girilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, 18/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.