MAHKEMESİ : MARDİN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/04/2013NUMARASI : 2012/285-2013/154Taraflar arasında görülen davada Mardin 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18.04.2013 tarih ve 2012/285-2013/154 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin araba satın almak üzere davalı bankadan kredi aldığını, kasko bedelinin taksitlendirildiğini, bir şekilde poliçenin yenilenmesi teklifinde bulunulması üzerine taksit bedelinin müvekkilinin rızası dışında yükseltildiğini, aracın kaza yaptığını ve hasara uğradığını, kazanın ilgili sigorta şirketine bildirildiğini, poliçe şartları gereği hasarın talep edildiğini, kazanın poliçe vadesi dışında meydana geldiği iddia edilerek hasarın karşılanmayacağının bildirildiğini, ancak müvekkilinin kaza öncesinde davalı bankaya poliçenin yenilenmesi için başvuruda bulunduğunu, bankaca da gerekli işlemlerin yapılacağı hususunda kendisine bildirimde bulunulduğunu, ancak gecikmeli olarak bildirimde bulunulmasından ötürü müvekkilinin mağdur edildiğini ileri sürerek 9.250,00 TL hasarın 26/09/2006 kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, sigorta poliçesinin davacı ile sigorta şirketi arasında imzalandığını, müvekkili bankanın taraf sıfatının bulunmadığını, yaptırılan sigorta poliçesine ilişkin primin geç ödendiğini, yeni dönem sigorta için sigorta poliçesi düzenlenmesi talebinin de sigorta şirketine iletildiğini, sözleşme dönemi içerisinde gerçekleşmeyen hasar nedeniyle müvekkili bankaya kusur yüklenmesinin mümkün olamayacağını, kaza yapıldıktan sonra yaptırılan sigorta poliçesinin kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece; iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ...plakalı aracını davalı bankadan 21/09/2005 tarihli bireysel kredi sözleşmesi ile sağlanan kredi ile satın aldığı, aracın sigorta şirketi tarafından 19/09/2005 tarihinden itibaren 1 yıllık süre ile B.Süper Özel Oto Kasko Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, sigortanın bitiş tarihinin 19/09/2006 tarihi olduğu, sigorta poliçesi incelendiğinde, sigorta ettirenin davalı Z. Bankası Yeşilli Şubesi'nin olduğu, davalı Banka'nın 26/09/2006 tarihli talep yazısı ile 26/09/2006-26/09/2007 tarihlerini kapsayan 2. sigorta poliçesi düzenlendiği, 26/09/2006 tarihinde aracın saat 08:30 sıralarında kazaya karıştığı, poliçenin düzenlendiği saatin 14:00 olduğundan araçta meydana gelen hasarın sigorta şirketi tarafından karşılanmadığı, davacının Mardin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2011/701 Esas, 2012/15 Karar sayılı açmış olduğu davada, kazanın sigorta poliçesinin düzenlenmesinden önce meydana geldiğinden bahisle davacının davasının reddine karar verildiği, taraflar arasında düzenlenen bireysel kredi sözleşmesinin sigorta başlıklı bölümünden de anlaşılacağı üzere kredinin teminatı olarak sigorta poliçesinin düzenlenmesinde ve yenilenmesinde re'sen kendisini yetkili kılmasına rağmen süresi biten poliçenin yenilenmemesinde davalı bankanın kusurlu olduğu gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile bilirkişi raporunda belirlenen hasar bedeli olan 8.351,73 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.Davalı vekili, kararı temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki kredi sözleşmesi gereğince aynı zamanda sigorta acentesi olan Z.Bankası Yeşilli Şubesi'nin 19.09.2005–19.09.2005 tarihleri arası için davacıya ait araca kasko sigorta poliçesi düzenlediği, sigorta poliçesine rehinli alacak için davalı banka ilgili şubesinin dain mürtehin kaydı konulduğu, daha sonra davalı bankaca 26.09.2006-26.09.2007 tarihlerini kapsayacak şekilde 2. poliçenin düzenlendiği, ancak kaza saati ile poliçe saati arasındaki fark nedeniyle davacının poliçe teminatından faydalanamadığı ve aracın sigortasız kaldığı dosya kapsamı ile sabittir. Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin “sigorta” başlıklı IV. maddesinde rehinli taşıta sigorta yaptırılacağı, süresi dolan sigortaların davalı tarafından yenilenmesinde bankanın yetkili olduğu belirtilmiştir. Banka bu yetkiyi kullanma hususunda iradesini serbest bırakmış olmakla, sözleşmedeki ilgili hükmün bankaya külfet yükleyeceği söylenemez. Bununla beraber, poliçenin davalı tarafından 2. kez yaptırılması da bu hususu değiştirmeyecektir. Bu itibarla, anılan hususlar nazara alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.