Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 808 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18605 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/06/2014 tarih ve 2012/181-2014/133 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi.... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkili şirkete nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan dava dışı......'ne ait 18 palet..... ipliklerinin....'da bulunan dava dışı .... firmasına gönderilmek üzere davalı ... firmasına ait... (çekici) /.... (römork) plakalı tıra 30.10.2011 tarihinde yüklendiğini, tırın 7.11.2011 tarihinde trafik kazası geçirmesi üzerine sigortalı firmaya ait, birim fiyatı 6,05 EUR olan emtialardan 2.462,40 kg. emtianın 7.11.2011 tarihinde zarar gördüğünü, bu hususun alıcı firma tarafından ... senedine de derc edildiğini, hasar bedelinin müvekkili tarafından sigortalısına ödendiğini ve müvekkilinin sigortalısının haklarına halef olduğunu,hasarın trafik kazası sonucu yani emtia taşıyıcının sorumluluğunda iken meydana geldiğini, sigortalı tarafından taşıyıcı davalıya gönderilen rücu yazısına cevaben davalı taşıyıcı tarafından taraflar arasında imzalanan sorumluluk sigortasına ilişkin poliçe gereğince her türlü taleplerin diğer davalıya yöneltilmesinin bildirildiğini, bunun üzerine müvekkilinin diğer davalıya rücu mektubu gönderdiğini ancak, hasar bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, 31.618,20 TL'nin ( 13.407,77 EUR karşılığı) ödeme tarihi olan 15.3.2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan ( ... 'nin sorumluluğu poliçe teminat limitleriyle ve temerrüt tarihinden itibaren işleyen avans faiziyle sınırlı olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, müvekkili sigorta ve reasürans brokerliği yönünden husumet itirazında bulunmuş, emtialar üzerindeki hasar ve nefi alıcıya geçtiğini ve artık davacının sigortalısının herhangi bir hak ileri sürmesi mümkün olmadığından davacının da aktif dava ehliyetinin bulunmadığını,.. hükümleri kapsamında taşıyıcının sorumluluğuna gidilemeyeceğini, talep edilen tazminat miktarı ile faiz oranı ve başlangıç tarihine de itiraz ettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar davalılardan ... Brokerliği hakkında asli kusuruyla hasara sebebiyet verdiği aracın sigortacısı olduğu belirtilerek dava açılmış ise de, buna ilişkin olarak sigorta poliçesi ibraz edilemediği gibi, bu şirketin sigorta ve reasürans brokeri olduğu, sigorta ve reasürans brokerlerinin sigorta ve reüsürans sözleşmesi yaptırmak isteyenleri temsil ederek sigorta sözleşmelerinin akdinden önceki hazırlık çalışmalarını yürüten ve gerektiğinde sözleşmelerin uygulanmasında veya tazminatın tahsilinde yardımcı olmayı meslek edinen kişi olup, sigorta tazminatı ödemesinin yasak olduğu gerekçesiyle, bu davalı hakkındaki davanın husumetten reddine, davalılardan ... hakkındaki davanın ise, olayın meydana gelmesindeki tarafların ayrı ayrı tespit edilen kusur oranlarına göre asli kusurlu olup, kusur oranına karşılık gelen hasar miktarının 13.407,77 Euro olarak tespit edildiği gerekçesiyle, kabulü ile, 31.618,20 TL'nin (13.407,77 Euro karşılığı ) ödeme nedeniyle rücu hakkının doğduğu tarihten itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı ... vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, taşımadan kaynaklı hasar bedelinin rücuan tazmini istemine ilişkin olup, yukarıda özetlenen gerekçe ile davalı ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, yapılan yargılama sırasında zararın belirlenmesi bakımından bilirkişi incelemeleri yaptırılarak kök ve ek raporlar alınması yoluna gidilmesine rağmen, ilk bilirkişi raporuna dönülerek, hem de anılan hususta uzman olmayan nakliyeci bilirkişi görüşüne itibar edilip, esas alınan bilirkişi raporları birbirini doğrulamadığı halde, raporların birbirini doğruladığı da kabul edilerek karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, taşınan emtia konusunda uzman bilirkişi kurulu aracılığıyla yükteki hasar tutarının belirlenmesi ve ...'nin 23. maddesinde hükme bağlanan sınırlı sorumluluk esas ve kuralları da gözetilerek bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın mümeyyiz davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 21/01/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.