Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7608 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17968 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : ANKARA 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 13/06/2012NUMARASI : 2008/72-2012/231Taraflar arasında görülen davada Ankara 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13.06.2012 tarih ve 2008/72-2012/231 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 15.04.2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan temlik alan TMSF vekili Av. E.Ş. D. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi . tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin Telsim GSM operatörlüğü yaptığı dönemde davalı ile akdedilen Şebekeler arası İrtibat ve İşbirliği Sözleşmesi uyarınca istasyon ve diğer cihazlar için davalıdan alt yapı hizmeti alındığını, daha sonra davalının tek taraflı olarak 30.05.2001 gün ve 714 sayılı Alt Yapı Kullanım Yönetmeliği çıkardığını, bu uygulamanın kullanılan enerji miktarına göre (kurulu sistemlerin maksimum güçleri oranında) ücretlendirme yapılmasını öngördüğünü, bahsi geçen alt yapı hizmetleri için müvekkili adına kesilmiş 2005/Şubat, Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran ayları için kesilen faturalar incelendiğinde davalı kurum binalarında bulunan müvekkiline ait sistemlerinin güçlerinin çok yüksek değerlendirildiğinin tesbit edildiğini, bu nedenle faturalara itiraz edildiğini, temmuz ayındaki faturanın diğer faturaların çok altında belirlendiğini, davalının 05.01.2006 gün ve 5050/02 sayılı yazısında “kasım 2005 mahsuplaşması" açıklaması ile müvekkili şirkete ait alacağın 168.553,71 TL’nin mahsup edildiğinin bildirildiğini, müvekkilinin bunun 6.353,43 TL’yi kabul ettiğini, taraflar arasında 29.07.2006 tarihli mutabakat zaptı düzenlendiğini ve buna göre tarafların 01.07.2005 tarihinden öncesine yönelik herhangi bir hak talebinde bulunamayacaklarını, dava konusu faturaların 01.07.2005 tarihine ait olduğu ve kesintinin haksız olduğunu, davalının hem mevcut olmayan borç için mahsup yaptığını hemde mutabakat anlaşmasını ihlal etiğini ileri sürerek mahsup edilen 162.180 TL’nin mahsup tarihinden itibaren faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, mahsup işleminin prokokol ve sözleşme hükümlerine uygun olduğunu, davaya konu miktarın davacı tarafından ihtirazi kayıtla ödenmeyen ana para ve gecikme bedeli toplamı olduğunu, 01.07.2005 tarihli mutabakat zaptına göre belirlenen etiket güçlerinin daha önceki dönemlere uygulanmasına yönelik her hangi bir taleplerinin olmayacağını kararlaştırdığını, fazladan alındığı iddia edilen fark 01.07.2005 tarihinden öncesine ait olduğundan mutabakat zaptı ile ilişkilendirilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının davasını dosyadaki belgelere göre ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, davacı adına 2005/Şubat, Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran ayları için kesilen faturaların davacı tarafından eksik ödenmesi nedeniyle davalı tarafından 05.01.2006 gün ve 5050/02 sayılı yazı ile “Kasım 2005 mahsuplaşması“ açıklaması ile davacı şirkete ait alacaktan mahsup yapılmasının taraflar arasında yapılan sözleşme ve protokoller ile 29.07.2005 tarihli mutabakat zaptına aykırı olduğu iddiasına dayalı istirdat istemine ilişkindir. Davacı, davalı tarafından 2005/Şubat, Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran ayları için düzenlenen faturaların sözleşme ve protokol hükümlerine aykırı olarak fahiş düzenlendiğini iddia ederek her bir faturaya tek tek itiraz etmiş bulunmaktadır. Hükme dayanak edilen bilirkişi raporunun kabulünün aksine 29.07.2005 tarihli mutabakat dava konusunu kapsamamaktadır. Mutabakat yeni etiket güçlerine istinaden geçmişe ait alacak çıkarılamayacağı hususunu düzenlemiştir. Bu itibarla mahkemece davaya konu 2005/Şubat, Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarına gelinceye kadar davalının enerji bedellerini ne şekilde hesapladığı, dava konusu dönemde bu uygulamalardan ayrılınıp ayrılınmadığı, eğer ayrılınmış ve farklı bir hesaplama yapılmış ise kanıt yükünün faturayı düzenleyen davalıda olduğu nazara alınıp gerektiğinde davacıya ait makinelerin ne kadar enerji tükettiği üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp, 2005/Şubat, Mart, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarına ait faturaların dolayısıyla yapılan mahsubun kapsamının doğru olup olmadığının belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak temlik alan TMSF'ye verilmesine, 17.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.