Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7320 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17874 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : TRABZON 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 05/03/2013NUMARASI : 2011/305-2013/70Taraflar arasında görülen davada Trabzon 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/03/2013 tarih ve 2011/305-2013/70 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, 2010/00889 ve 2010/00890 tescil numaralı endüstiriyel tasarımların davalılar adına tescil edildiğini, ancak tasarımların yenilik ve ayırt edicilik özellikleri taşımadığını ileri sürerek dava konusu endüstriyel tasarımlara ilişkin haksız ve yersiz tescillerin hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca davaya konu "k. ç. f.", "horon oynayan T.ile F. ve "F." figürlerini içeren endüstriyel tasarımların davacı kullanımında bulunan tasarımlardan kullanılan malzeme ve boyut açısından farklı olduğu, seçilen figürlerin anonim karakterler olması nedeniyle yakınlık ilişkisi kurulabildiği ancak figür yorumuna dayalı tasarımların hareket, duruş karakterleri, vücudun ve yüzün fizyonomik ve psikolojik görünümü, renk seçimindeki özgünlük kriterleri yönünden birbirlerinden ayrıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece yapılan bilirkişi incelemesinde tasarımlar arasında yapılan karşılaştırmada ürünlerde kullanılan malzeme ve boyut farklılığı, figürlerin hareket, duruş karakterleri, vücudun ve yüzün fizyonomik ve psikolojik görünümü, renk seçimindeki özgünlük kriterleri yönünden tasarımların yeni ve ayırt edici olduğu sonucuna varılmıştır. Ancak 554 sayılı KHK 11. maddesi uyarınca "Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken buna, 7 nci maddeye uygun olarak o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimle bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımlar dikkate alınır. Koruma kapsamının belirlenmesinde, kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır." Oysa bahsi geçen bilirkişi raporunda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde kıyaslanan tasarımların nelerden ibaret olduğu ve aynı KHK'nın 7. maddesine uygun olarak bu tasarımların bilgilenmiş kullanıcısı üzerinde yarattığı genel izlenim bakımından farklılıklarından çok ortak özeliklerine ağırlık verilip verilmediği ve seçenek özgürlüğü gibi hususların dikkate alınmadığı gibi aynı KHK'nın 3., 6. ve 7. maddelerinde tanımlanan tasarım kavramına uygun bir niteleme yapıldığından da söz edilemez. Bu durumda mahkemece aralarında tasarım vekili ile tasarım uzmanın da bulunduğu yeni bir bilirkişi heyetinden Yargıtay denetimine de elverişle olacak şekilde görüş alınmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı veklinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 14/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.