MAHKEMESİ : ZONGULDAK 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 07/06/2012NUMARASI : 2008/398-2012/174Taraflar arasında görülen davada Zonguldak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07/06/2012 tarih ve 2008/398-2012/174 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 11/04/2014 günü hazır bulunan davacı vekili Av. M.. E.. ile davalılar vekili Av. D. N. H. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalının işletini olduğu E. isimli geminin 11.11.2007 tarihinde tren ferisi rıhtımına çarparak hasar verdiğini, olaydan davalı işletin ile gemi kaptanının sorumlu olduğunu, zararlarının karşılanmadığını ileri sürerek, 266.442,08 TL'nin faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, müvekkilinin gemi maliki olmadığını, husumet yöneltilemeyeceğini, olayın şiddetli fırtınadan kaynaklandığını, mücbir sebep uyarınca sorumlulukları bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davalı şirketin gemi işletme müteahhidi, davacının liman işletme hakkı sahibi olduğu, olaya olağanüstü ve mücbir sebep teşkil eden hava koşullarının sebebiyet verdiği, davalılardan hasar talebinde bulunulamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1- Davacı taraf, davalıların işleteni ve kaptanı olduğu geminin rıhtıma verdiği zararın tazminini talep etmiş olup, davacının istemine göre, uyuşmazlığın çözümünde TTK’nın deniz ticaretine ilişkin hükümlerinin uygulanması zorunludur. Bu durumu değerlendirme görevi de Denizcilik İhtisas Mahkemesi'ne aittir.6762 sayılı Türk Ticaret Yasası’nın 4. maddesine eklenen fıkrada, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığınca, bu Yasa'nın Dördüncü kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin ihtilaflara bakmak ve asliye derecesinde olmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin yargı çevresinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği düzenlenmiştir. Anılan yasal düzenleme doğrultusunda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 24.03.2005 tarih ve 188 sayılı kararıyla da bu tür davalara Denizcilik İhtisas Mahkemesi bulunmayan yerlerde Ticaret Mahkemesi varsa 1 numaralı Ticaret Mahkemesi, Ticaret Mahkemesi yok ise 1 numaralı Asliye Hukuk Mahkemesi'nin Denizcilik İhtisas Mahkemesi olarak görevlendirildiği belirlenmiştir. Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatlı ticaret mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki görev ilişkisidir. Denizcilik İhtisas Mahkemesi'nin görev alanın tayininde davanın değeri önemli olmayıp, uyuşmazlığın deniz ticaretinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı esas alınır. Görev hususu re’sen ve davanın her aşamasında incelenmesi gereken hususlardan olup somut olayda Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatıyla Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli bulunduğu dikkate alınarak, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde işin esasına girilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir 2- Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 11/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.