MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 17/07/2013NUMARASI : 2012/480-2013/459Taraflar arasında görülen davada Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 17/07/2013 tarih ve 2012/480-2013/459 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının işletme hakkı devir sözleşmesi (İHDS) öncesi gerçekleştirdiği işlemleri için Karacabey Sulh Hukuk Mahkemesi'nde 02/07/2008 tarihinde karar verildiğini, mahkeme ilamı uyarınca alacaklı icra takibi başlatıldığını, takipte talep edilen 2.045,49 TL'nin taraflarınca ödendiğini, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın kararıyla TEDAŞ'ın 20 ayrı dağıtım şirketine ayrılmasına karar verildiğini, TEDAŞ ile müvekkili arasında akdedilen 24/07/2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi kapsamında sorumlulukların düzenlendiğini, müvekkili şirketin anonim şirkete dönüştürülen KİT'lerden birisi olup, ayrı tüzel kişiliği ve sermayesi olan tamamen özel hukuk hükümlerine tabi bir ticaret şirketi olduğunu, 4046 sayılı yasa uyarınca TEDAŞ'ın hisselerini satma ve devretme yetkisinin B.. B..'na ait olduğunu, B.. B..'nca müvekkili şirketin %100 oranındaki hissesinin U. Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi'ne 31/08/2010 tarihli hisse satış sözleşmesi ile satıldığını, işletme hakkı devir sözleşmesi ve hisse satış sözleşmesi hükümleri gereği sorumluluğun TEDAŞ'a ait olduğunu, davanın doğrudan dağıtım faaliyetinden kaynaklandığını, 24/07/2006 tarihinden önceki dağıtım faaliyetlerine ilişkin taleplerde sorumluluğun TEDAŞ'a ait olduğunu ve bu tarihe kadar olan talepler için davalı taraf olarak müvekkili şirketin yerine TEDAŞ'ın hasım gösterilmesi gerektiğini, TEDAŞ tarafından yapılması gerekmekte olan ödemenin UEDAŞ tarafından yapılmasının 26/07/2006 tarihli İHDS hükümlerine ve Borçlar Kanununa aykırılık teşkil ettiğini ileri sürerek davaya konu 2.045,49 TL'nin alacaklıya yapılan ödeme tarihinden itibaren işletilecek T.C. Merkez Bankası avans işlemlerinde uygulanan faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile beraber tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili; Özelleştirme Yüksek Kurulunun 24/06/2010 tarih 2010/42 sayılı kararı uyarınca U. Elektrik Dağıtım Şirketinin %100 oranındaki hissesinin U.Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş'ye satışına ilişkin olarak 31/08/2010 tarihinde hisse satış sözleşmesi imzalandığını, hisse devir sözleşmesinin ilgili hükümlerinde taraflar için bağlayıcı ve kesin nitelikteki düzenlemeler olduğu, davacının müvekkili kurumdan herhangi bir talepte bulunamayacağının açık olduğunu, işletme hakkı devir sözleşmesinin 24/07/2006 tarihinde imzalandığını ancak hisse devrinin 31/08/2010 tarihinde gerçekleştirildiğini, fiili devir tarihine kadar UEDAŞ'ın sermayesinin tamamının müvekkili kuruma ait olduğunu, bu iki tarih arasında gerçekleştirilen dava ve icra dosyalarına ilişkin ödemelerin U. Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş'nin bütçesinden karşılanmış olduğunun iddia edilmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre;. davalı taraf olayda 31/08/2010 tarihli hisse satış sözleşmesinin uygulanması gerektiğini, bu sözleşme metninde TEDAŞ'ı ilzam edecek hiçbir başvuru ve rücu hakkının bulunmadığını garanti eden ibarelerin yer aldığını bu nedenle davacının rücu talebinin yerinde olmadığını savunmuş ise de, davacı ile dava dışı U. Enerji Dağ. ve Per. Satış Hiz. A.Ş. ile yapılmış olan hisse satış sözleşmesindeki hükümlerde yeralan kabul, taahhüt ve garantilerin davacı şirkete karşı ileri sürülmesinin yerinde olmadığı, 24/07/2006 tarihli işletme devir sözleşmesinden önce TEDAŞın kamulaştırmasız el atma nedeniyle Karacabey Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılan ve bu mahkeme hükmüne dayalı olarak başlatılan takipte icra dosyası alacak tutarı toplamı 2.045,49 TL'nin davacı tarafından ödenmiş olduğu, ancak işletme hakkı devir sözleşmesi hükümleri gereği sözleşme öncesindeki dağıtım faaliyetlerine ilişkin taleplerde sorumluluğun TEDAŞ'a ait olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne 2.045,49 TL'nin 07/09/2012 dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2-Dava, işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rücuen alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen 24.07.2006 tarihli sözleşme ile dört ilden oluşan elektrik dağıtım bölgesinde yer alan ve TEDAŞ uhdesinde bulunan dağıtım sistemi, dağıtım tesisleri ve dağıtım tesislerinin işletilmesi için zorunlu taşınır ve taşınmazların, mülkiyet hakkı saklı kalmak koşuluyla, işletme hakkı U. EDAŞ'a devredilmiş, sözleşmenin 7. maddesi ile dağıtım faaliyetinden kaynaklanan sorumluluğun dönemsel olarak paylaştırılması yoluna gidilmiştir. Anılan sözleşmenin 7.2 maddesi, "Dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olarak, sözleşmenin imza tarihinden sonra ortaya çıkacak idari ve hukuki ihtilaflar şirket tarafından derhal TEDAŞ'a bildirilir. Söz konusu dağıtım tesislerinin mülkiyetine dair bu idari ve hukuki ihtilafların takip edilmesi, çözüme kavuşturulması ve bunlardan doğacak her türlü sorumluluk TEDAŞ'a aittir. Şirket, gecikmesinde tehlike olan durumlarda TEDAŞ'a bildirimde bulunmakla birlikte TEDAŞ adına ve/veya hesabına gerekli tedbirleri almak ve işlemleri yapmakla yükümlüdür. Şirket tarafından alınan tedbirler ve gerçekleştirilen işlemlere ilişkin masraflar belgelendirilmek ve makul olmak şartıyla TEDAŞ tarafından karşılanır." hükmünü içermektedir. Somut uyuşmazlıkta, dağıtım faaliyetinin davalı TEDAŞ tarafından gerçekleştirildiği dönemde yüksek gerilim hattı geçirilmek suretiyle kamulaştırmasız el atılan taşınmazın maliki tarafından, sözleşmenin imza tarihinden sonra davacı aleyhine tazminat davası açılmış, dava kabulle sonuçlanmış, yine davacı aleyhine icra takibine başlanılması üzerine taşınmaz malikine 2.045,49 TL ödeme yapılmıştır. Mahkemece, davalının bu meblağın tümünden sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, sözleşmenin anılan 7.2 maddesindeki ihbar yükümlülüğünün yerine getirildiği iddia ve ispat olunmadığı gibi, mahkemece bu yükümlülüğe uyulmamasının sonuçları da değerlendirilmemiştir. Bu itibarla, mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacı tarafından yapılan bu ödeme tazminat miktarı ile birlikte işlemiş faiz, yargılama gideri, vekalet ücreti, icra giderleri ve ilam sonrası işleyen faizi içermekte olup, davacının davalıya ne miktarda rücu edebileceğinin bilirkişi raporu alınarak belirlenmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulmasını gerektirmiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.