Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 69 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 15774 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 31/05/2011 tarih ve 2006/848-2011/390 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili şirkete nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın taşınması sırasında, 27.04.2006 tarihinde ... yakınlarında, davalının hatalı sollama yaparak taşımayı yapan kamyona çarpması sonucunda, kamyonun devrildiği ve sigortalı elma emtiasının hasarlandığını, tespit edilen 17.100 TL hasar bedelinin sigortalıya ödendiğini, davalının kazanın oluşumunda tamamen kusurlu olduğunu ileri sürerek, ödenen bedelin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin olayda kusuru olmadığını, kaza tarihi ile aynı gün emtia sigorta poliçesinin düzenlendiğini, talep edilen hasar miktarının fazla olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, kazanın oluşumunda, davalı sürücü ...'ın %100 oranında tamamen kusurlu olduğu, sigorta sözleşmesinin riziko anında geçerli ve yürürlükte bulunduğu, emtiada meydana gelen hasarın sigorta teminatı dahilinde bulunduğu, davacı şirket tarafından 30.06.2006 tarihinde 17.100,00 TL hasar bedelinin dava dışı sigortalıya ödendiği, davacı ... şirketinin halefiyet hakkının ve davalıya karşı rücuen tazminat talep hakkının doğduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 17.100,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2- Dava, nakliyat sigorta poliçesine dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığa "Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi" (CMR) hükümlerinin uygulanacağı tartışmasızdır. CMR'nin 23. maddesine göre, 'Bu sözleşmenin hükümleri gereğince bir taşıyıcı, yükün kısmen veya tamamen kaybından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda, bu tazminat yükün taşınmak üzere kabul edildiği yer ve zamandaki kıymetine göre hesaplanır. Malın kıymeti, ticaret borsası fiyatına göre saptanır. Eğer böyle bir fiyat yoksa geçerli piyasa fiyatlarına göre, eğer ne ticaret borsası fiyatı ne de geçerli piyasa fiyatı mevcut değilse tespit, aynı cins ve kalitedeki malların piyasa rayicine göre belirlenir. Bununla beraber, CMR 23. maddesi uyarınca taşıyıcının sorumluluğu zayi olan ve hasar gören yükün brüt ağırlığının kilogram başına 8.33 SDR tutarı ile sınırlıdır." Taşıma sırasında hasar gördüğü iddia edilen emtia Antakya'dan Irak'a taşınmakta iken, ... yakınlarında kaza meydana gelmiştir. Mahkemece 20.07.2010 hakim havale tarihli bilirkişi raporunda belirlenen hasar miktarı üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, tazminat tutarının belirlenmesi bakımından yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Taraflardan taşınan malın cinsi ve kalitesi ile ilgili delilleri sorularak, saptanan tür elmanın değerinin tespiti ile hasar bedelinin yukarıda anılan CMR hükümleri uyarınca hesaplanması, ayrıca malın tamamen hasarlanmadığına ilişkin savunma üzerinde durulup buna ilişkin taraf delilleri de değerlendirilmek suretiyle, öncelikle gerçek zarar miktarının tespiti ve yine anılan CMR Sözleşmesi hükmü uyarınca, taşıyıcının sınırlı sorumlu olduğu dikkate alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken, hasar miktarının ne şekilde ve emtianın neredeki fiyatına göre hesaplandığı anlaşılamayan, CMR hükümlerinin uygulanıp uygulanmadığı belirlenemeyen eksik ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı hüküm kurulması doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün anılan taraf yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 07.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.