Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6737 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3456 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ...Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26/12/2013 tarih ve 2010/215-2013/814 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkiline ait araçların sigortalanması hususunda davalı ile anlaştıklarını, sigorta primlerini ödemesine rağmen poliçe geçerlilik süresi dolmadan önce poliçelerin iptal edildiğini, fazladan ödenen 7302,72 TL primin iadesi için davalı aleyhine girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, iş bölümü itirazında ve zaman aşımı itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının toplam 9.630,95 TL prim ödemesi yaptığı, poliçelerin iptaline kadar geçen süre için 2.209,13 TL prim ödemesi yapması gerektiği, buna göre davacının davalıdan 7.421,82 TL ve işlemiş faizi olarak 135,42 TL olmak üzere toplam 7.557,24 TL alacaklı olduğu, davacının toplam talebinin 7435,72 TL olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, itirazın iptaline karar verilmiştir.Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.1- Dava, davalı sigorta acentesine karşı prim iadesi için başlatılan takibe vaki itirazın iptaline ilişkindir. Davacı, sigorta poliçelerinin süresi dolmadan iptal edildiğini ileri sürerek prim iadesini istemiş olup, husumeti doğrudan davalı sigorta acentesine yöneltmiştir. 6762 sayılı TTK'nın 119/2. maddesi gereğince acente aleyhine ancak müvekkiline izafeten dava açılabilir. Doğrudan hasım gösterilerek acente aleyhine dava açılamaz. İddiaların ileri sürülüş biçimine göre işbu davanın, doğrudan acente durumundaki davalı ... Sigorta Aracılık Hizmetleri ....'e yöneltilemeyeceği gözetilmek suretiyle, davalı yönünden husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün davalı yararına bozulması gerektirmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 12/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.