Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 666 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 17138 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04.07.2010 tarih ve 2006/94-2010/420 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili bankadan kimliği bilinmeyen bir şahsın sahte kimlik kullanarak internet ve telefon bankacılığı şifresi temin ettiğini bu şekilde banka müşterilerinin hesaplarındaki paraları başka hesaplara gönderdiğini, gönderilen hesaplarından birinin de ...'ya ait olduğunu, dolayısıyla davalının muhtemel hesabı açan kişi ile işbirlikçi olduğunu ileri sürerek, müvekkili kaynaklarından usulsüz kullanılan 38.000 TL'nın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir.Mahkemece iddia, savunma ve tüm kanıtlara göre, davacı bankaca sahte kimlikle hesabından 38.000 TL çekilen dava dışı banka müşterisine ödeme yapıldığı, 8.000 TL'lik kısmının aktarıldığı ...'nın hesabından 4.760.80 TL'lik kısmına bloke konulduğu, 30.000 TL bedelin ... hesabına havale edildiği, ... sahte kimliği ile ... sahte kimliğinde kullanılan fotoğrafların aynı ve 8.000 TL para havale edilen ... adlı kişinin de aynı kişi olduğu ve ... sahte kimliğini kullandığı gerekçesiyle, 33.239.20 TL'nın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili müşterileri hesabından başka hesaplara para aktarımı yapıldığı iddiasıyla 38.000 TL'nın tahsilini talep etmiş, mahkemece dava açılmadan önce davalının hesabına aktarılan paranın 4.760.80 TL'si üzerine tedbir kararı ile bloke konulduğunu belirterek bu miktarın düşülmesi ile 33.239.20 TL yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, tedbir kararı ile üzerine bloke konulan miktar halen davalının hesabında olması nedeniyle, bu paranın da tahsiline karar verilmesi gerekirken, davalı hesabında bırakılması doğru görülmemiş, kararın bozulma gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 15.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.