Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6551 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11471 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27/05/2015 tarih ve 2014/650-2015/558 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin 2006 yılında kurulup, otomasyon ve doğalgaz sistemleri, ısıtma, havalandırma ve kurutma sistemleri,gibi çeşitli alanlarda faaliyet gösteren, 5 ortaklı bir şirket olduğunu, davalı ...'in müvekkili şirketin %22,50 hissesine sahip hissedarı olduğunu, ...'in şirketin kurulduğu tarihten bu yana ilk 5 yıl için münferiden, 25/01/2011 tarihli genel kurul kararından sonra ise ... ile müştereken atacakları imza ile şirketi temsil ve ilzam etmeye yetkili müdür olduğunu, davalı ...'in rekabet yasağına aykırı hareketlerde bulunarak müvekkili şirketi zarara uğrattığını, davalı ...'in müvekkili şirket ortaklarının muvafakati olmadan müvekkili şirketin ticaret alanında kendi hesabına iş görebilmek için yeni bir şirket kurarak müvekkili şirketin iş bağlantılarını kurduğu bu yeni şirkete aktardığını ileri sürerek, 50.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın avans faizi oranında temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalının ortağı ve müdürü olduğu şirket ile aynı konuda iştigal eden başka bir şirket kuran veya ortağı olan kişinin eyleminin TTK'nın 547. maddesi gereğince rekabet yasağına aykırılık oluşturacağı ve dava dışı ...Şirketini kurmak ve faaliyetine katılmak, davacı şirketin müşterilerini yeni kurdukları şirkete yönlendirmek suretiyle davacı şirketin zarara uğramasına sebebiyet verdiği gerekçesiyle, davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulü ile kar kaybı olarak hesaplanan 39.473,92 TL'nin davalıdan tahsiline, davalının yaptığı haksız rekabet eylemi sabit olmakla birlikte haksız fiil niteliği taşıyan bu eylemde davalının davacı şirketi kötülediği, aleyhine olumsuz haberler yazdığı, kişilik haklarına saldırıda bulunduğu, davacının şeref, onur ve haysiyetini zarara uğrattığı yönünde delil olmadığı gerekçesiyle, manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları ve davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davalının çalıştığı şirketin 2011 yılına ait satışlarının tamamı davacıya ait satışlar olarak değerlendirilerek, davacının kar oranı kadarının tahsiline karar verilmiştir. Davalının bilirkişi raporuna bu yöndeki ciddi itirazları değerlendirilmemiş, yeni bir bilirkişi raporu alınması gerekirken, davalının bilirkişi raporuna itirazları değerlendirilmeden eksik ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden davalıya iadesine, peşin harcın onama harcına mahsubu ile bakiye 1,50 TL harcın davacıdan tahsiline 13.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.