Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 652 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11638 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : HOPA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ(TÜKETİCİ MAHKEMESİ SIFATIYLA)TARİHİ : 23/01/2013NUMARASI : 2012/158-2013/14Taraflar arasında görülen davada Hopa Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/01/2013 tarih ve 2012/158-2013/14 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı, davalı bankanın Hopa Şubesinden kredi kullandığını, faiz ve ödemeler konusunda anlaştıklarını, ancak bankanın ekspertiz ücreti, komisyon ve masraf adı altında ücret tahsil ettiğini ileri sürerek, 2803,50TL'nin tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın görevli mahkemeye açılmadığını, davacının şirket olması ve kullandığı kredinin ticari kredi olması nedeni ile Tüketici yasasının 3. maddesine göre tüketici olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, uyuşmazlığın taraflar arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında davalı bankadan kullandırılan krediden kaynaklı bir kısım ücretlerin tahsili talebine ilişkin olduğu, tarafların tacir, kullandırılan kredinin ticari işletmeyle ilgili olduğu, be nedenle 4077 Sayılı Kanunun uygulanma olanağı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, davacının genel kredi sözleşmesi kapsamında davalı bankadan kullandığı krediler nedeniyle tahsil edilen bir kısım masraf ve ücretlerin iadesi istemine ilişkindir.4822 sayılı Kanun'la değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 3/e maddesindeki tüketicinin, "mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek ya da tüzel kişiyi", 3 (h) bendinde tüketici işleminin "mal veya hizmet piyasalarında tüketici ile satıcı-sağlayayıcı arasında yapılan her türlü hukuki işlemi" ifade edeceği, aynı yasanın ikinci maddesinde ise bu kanunun, birinci maddede belirtilen amaçlarla mal veya hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsayacağı belirtilmiştir.Somut olayda, bankacılık işleminden kaynaklanan alacak talep edilmiş olup, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un uygulanmasını gerektirir bir husus yoktur. Ayrıca, görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese de, yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Bu itibarla, mahkemece, tüketici mahkemesi sıfatıyla karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 13/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.