MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 06/07/2015 tarih ve 2014/364-2015/476 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalının, ... İşletmeleri Ticaret A.Ş''ye ait hamiline yazılı hisse senetlerine sahip olduğunu, taraflar arasındaki ortaklık ilişkisinin mevcudiyetine rağmen davalının Federal... Cumhuriyeti ... Eyalet Mahkemesi'ne başvurarak, kasıtlı olarak yanıltıldığını belirterek ve ortaklık durum belgesini delil göstererek alacak davası ikame ettiğini, yargılama sonunda davanın kabulü ile, davalının elindeki hisse senetlerinin iadesine karar verilmeksizin faizi ile birlikte toplam 181.639,00 Euro'nun tahsiline karar verildiğini, davalının yabancı mahkeme kararının tenfizi için açtığı davanın da kabul edilerek kesinleşmesi sonrasında müvekkilinin davalı vekilinin banka hesabına toplam 264.104,64 Euro karşılığı olarak 614.307,39 TL ödeme yaptığını ancak, hataen toplamda 263.003,26 Euro ödenmesi gerekirken 1.101,38 Euro fazla ödeme yapıldığının tespit edildiğini, davalının yapılan fazla ödeme ve hisse senetlerinin iade edilmemesi nedeniyle sebepsiz zenginleştiğini ileri sürerek, davalıya fazladan ödenen 1.050,00 Euro'nun faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile hisse senetlerinin bedelsiz olarak müvekkiline aynen iadesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, görev itirazında bulunmuş, davanın usul ve esastan reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, yabancı mahkeme kararının tenfizi kararı uyarınca davacı tarafından davalıya fazla ödenen 1.101,38 Euro'dan talep uyarınca 1.050,00 Euro'nun davalıdan tahsili gerektiği, hisse senetlerinin ise, davadan sonra davalı tarafça davacı şirkete aynen iade olunduğu gerekçesiyle, 1.050,00 Euro'nun 30/11/2012 tarihinden itibaren devlet bankalarının Euro cinsinden 1 yıl vadeli mevduat hesaplarına uygulanan en yüksek faiziyle davalıdan tahsiline, hisse senetlerinin davadan sonra iade edilmesi nedeniyle bu hususta esas hakkında karar tayinine yer olmadığına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Davacı tarafça, tenfizine karar verilen ilam gereğince davalıya fazladan yapılan ödeme ve davalı yedinde kaldığı iddia edilen hisse senetlerinin iadesi istemi ile açılan işbu davada, yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir. Ancak, dava genel hükümler çerçevesinde açılmış bir istirdat davası olup, uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği nazara alınmaksızın, mahkemece işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 08/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.