MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/02/2015 tarih ve 2014/886-2015/63 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacılar vekili, müvekkillerinden ...'in eşi diğer müvekkillerinin annesi ...'in 14.02.2005 tarihinde Adalara gitmek için geldiği ... Vapur İskelesi'nde gemiden gemiye geçtiği sırada iki vapur arasındaki sürme iskelenin sallanması nedeniyle dengesini kaybederek iki vapur arasında kalması sonucu sol bacağının diz altından kesildiğini, sağ ayağının da büyük ölçüde hasar gördüğünü, müvekkillerinin bu olaydan dolayı elem duyduklarını ileri sürerek, müvekkil eş için 30.000,00 TL, diğer müvekkiller için ise ayrı ayrı 20.000,00 TL olmak üzere toplam 170.000,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, zamanaşımı definde bulunmuştur.Mahkemece, davacılar ile davalı arasında akti bir ilişki bulunmadığı, ...'in yaralanması neticesini doğuran eylemin davacılar için haksız fiil teşkil ettiği, dava konusu olaya 818 sayılı BK hükümlerinin uygulanması gerektiği, dava tarihi itibariyle zamanışımı süresinin dolduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, yolcu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacı ...'in eşi, diğer davacıların annesi olan ...'in 14.02.2005 tarihinde ... Vapur İskelesi'nde gemiden gemiye geçtiği sırada iki vapur arasındaki sürme iskelenin sallanması nedeniyle dengesini kaybederek düşmesi ve iki vapur arasında sıkışması neticesinde % 59 oranında maluliyet kaybına uğradığı anlaşılmaktadır.Mahkemece, yukarıda özetlendiği üzere, dava tarihi itibariyle zamanaşımı süresi dolduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verilmiş ise de yolcu taşıma sözleşmelerinden meydana gelen zarardan doğan tazminat davalarında, Dairemizin 2010/12686 E-2012/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere, zamanaşımı süresi 818 sayılı BK'nın 125. maddesi uyarınca 10 yıl olup, 14.02.2005 dava konusu olay tarihinden dava tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından davanın esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın usulden reddi hatalı olup, hüküm bu sebeple bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacılar vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün temyiz eden davacılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.