Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6227 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16812 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : İSTANBUL 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 04/04/2013NUMARASI : 2011/182-2013/86Taraflar arasında görülen davada İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04.04.2013 tarih ve 2011/182-2013/86 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında hasta taşıma sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşme süresinden önce ve haksız olarak sözleşmeyi feshettiğini, sözleşmenin 9.5 madedesi uyarınca davalının tazminat ödemekle sorumlu olduğunu ileri sürerek 10.000,00 TL tazminatın faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşmenin esasen davacı tarafça feshedildiğini ve bu suretle müvekkili lehine cezai şart koşullarının oluştuğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca taraflar arasında 01.07.2007 tarihinde 48 aylık süre ile hasta taşımacılığı sözleşmesi imzalandığı, davalının 19.02.2011 tarihinde sözleşmeye devam etmeyeceğini bildirdiği, sözleşmenin 9.5 maddesi uyarınca davalının 3 yıl için 10.000,00 TL cezai şart ödemekle yükümlü bulunduğu gerekçesiyle sözleşmenin ifa edilen süreleri oranlanmak suretiyle 637,47 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı taraf temyiz etmiştir. Dava, taşıma sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle cezai şart talebine ilişkindir. Yukarıda özetlendiği gibi mahkemece cezai şart koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, davalı tarafça da bu gerekçeye katılma yoluyla temyiz itirazında bulunulmamıştır. Bu durumda, cezai şart tazminatının bölünemeyeceği kabul edilerek sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı veklinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 31.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.