Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6183 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11389 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/04/2015 tarih ve 2014/239-2015/307 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili ve fer'i müdahil ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 21.242 TL'nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK'nın 3156 sayılı Kanun'la değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili; müvekkilinin ...'ye devri öncesinde ... Bank A.Ş'nin ... Şubesi'ne 06.10.1999 tarihinde toplamda 8.000,00 TL yatırdığını, banka çalışanlarının haksız ve kötü niyetli davranışları neticesinde müvekkilinin parasının ... Bank A.Ş. tarafından ...'de kurulan ... ... Bank Ltd. adlı paravan bankaya hesabına aktarılması yönünde müvekkiline talimat imzalatıldığını, banka çalışanlarının ... bankasına aktarılan paranın devlet güvencesi altında bulunmadığına dair bilgi vermedikleri gibi bu şirketin şubeleri olduğunu beyan edip ...bank logolu hesap cüzdanı vermek suretiyle müvekkilinin iradesini fesada uğrattıklarını, bankaya el konulması sonrasında ... hesabındaki paranın devlet güvencesi altında olmadığından bahisle müvekkiline ödeme yapılmadığını, ...bank A.Ş. yöneticilerinin bu eylemler nedeniyle bankayı vasıta kılarak dolandırıcılık suçundan ... Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıp ceza aldıklarını, söz konusu yargılama neticesinde iradeleri fesada uğratılıp ... hesabı açtıran mudilerden toplanılan paraların bankada tutularak ... Holding bünyesindeki şirketlere ucuz kredi olarak kullandırıldığının tespit edildiğini, davalı Banka'nın ...bank A.Ş'nin külli halefi olduğunu ileri sürerek 8.000.00 TL'nin 06.10.1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı ... Bank A.Ş. vekili, husumet, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye ilişkin itirazları yanında diğer davalı ... ile yapılan sözleşme uyarınca borcun asıl sorumlusunun ... olduğunu, davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.Fer'i müdahil ... vekili, husumet, zamanaşımı ve hak düşürücü süreye ilişkin itirazlarıyla birlikte yatırıldığı iddia edilen para tutarının doğru olmadığını, bu paranın bir kısmının davacıya ödendiğini, bu miktarın alacağın belirlenmesinde gözetilmesinin gerektiğini, davacının kendi iradesi ile parasını devlet güvencesi altında bulunmayan hesaba yatırdığını savunarak davanın reddini istemiştir. Fer'i müdahil ... vekili, davada müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre; alınan bilirkişi raporu uyarınca davacı tarafından 15.12.1999 tarihinde 4.336,36 TL'nin ...bank A.Ş. ... Şubesi'ne yatırıldığı, bu paranın ... ... Bank Ltd'ye aktarılmış gibi gösterilerek banka bünyesinde tutulduğu, bu suretle mudilerin zararına sebebiyet verildiği, bu eylemler nedeniyle banka yöneticilerinin yargılanıp ceza aldıkları, ceza yargılamasında elde edilen deliller uyarınca davacının iradesinin fesada uğratıldığının sabit olduğu gerekçesiyle 4.336,36 TL'nin 15.12.1999 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili ve fer'i müdahil ... vekili temyiz etmiştir.1-28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa'nın 3/k bendinde "Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi" tüketici, 3/ı bendinde ise "Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem" tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa'nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa'nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir. HMK'nın 1. maddesinde ise görev hususunun kamu düzenine ilişkin olduğu, mahkemece yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği düzenlenmiştir.Somut olayda; davanın açıldığı 27.6.2014 tarihi itibariyle 6502 sayılı Yasa'nın yürürlükte olduğu, davacının ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici, dava konusu bankacılık işleminin de tüketici işlemi sayıldığı, yukarıda belirtilen yasa hükümleri uyarınca davaya bakma hususunda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu hususu gözetilmeksizin görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının incelenip yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.2-Bozma sebep ve şekli nedeniyle esasa ilişikn temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Banka vekili ve fer'i müdahil ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı Banka'ya iadesine, 06/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.