Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6153 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14687 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/06/2014 tarih ve 2013/213-2014/203 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 31/05/2016 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin “tencere, tava ve sapları” niteliğindeki 57 koli emtiayı İspanya'da mukim .... S.L. firmasına 9.120 Euro bedelle mal mukabili ödeme koşulu ile sattığını, teslim şeklinin FOB olarak belirtilen emtianın alıcısına teslim işinin 400,00 Euro navlun ücreti karşılığında davalı firma tarafından üstlenildiğini, emtianın taşımacı firma tarafından alıcısına teslim edilmediğini ileri sürerek, alıcısına teslim edilmeyen mal bedeli olan 9.120,00 Euro karşılığı 21.185,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taşımayı üstlenen ... Int. S.L'ye izafeten müvekkili aleyhine dava açılamayacağını, fiili ta??ımayı yapan müvekkilinin uğranılan zarardan sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının dava dışı İspanya şirketi ile ticaret unvanındaki ayırt edilemeyecek benzerlik ve faaliyet konularının aynı olması sebepleriyle ... Uluslararası Nak. San. ve Tic. A.Ş. ile ... Int. S.L'nin bir bütünlük oluşturacak şekilde birlikte hareket ettikleri, bu suretle taşıma işini beraber üstlendiklerinin kabul edildiği, davalı taşıyıcının üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirerek malları ... Gümrüğü'nde antrepoya indirdiği, gümrükleme işlemlerinin alıcı tarafından yapılması gerektiği, alıcının iflas ettiği, emtiaların teslim alınmamasının davalı taşıyıcının kusurundan kaynaklanmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1- Dava, taşıma sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkindir. Dava,... Int. S.L'ye izafeten ... Nakliyat San. ve Tic. A.Ş. aleyhine açılmıştır. 6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 119. maddesinde “Acente, aracılıkta bulunduğu veya akdettiği mukavelelerle ilgili her türlü ihtar, ihbar ve protesto gibi hakkı koruyan beyanları müvekkili namına yapmaya ve bunları kabule salahiyetlidir. Bu gibi mukavelelerden çıkacak ihtilaflardan dolayı acente müvekkili namına dava açabileceği gibi kendisine karşı da aynı sıfatla dava açılabilir.” hükmüne yer verilmiş olup benzer bir düzenleme 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 105. maddesinde “Acente, aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerle ilgili her türlü ihtar, ihbar ve protesto gibi hakkı koruyan beyanları müvekkili adına yapmaya ve bunları kabule yetkilidir. Bu sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı acente, müvekkili adına dava açabileceği gibi, kendisine karşı da aynı sıfatla dava açılabilir. Yabancı tacirler adına acentelik yapanlar hakkındaki sözleşmelerde yer alan, bu hükme aykırı şartlar geçersizdir. Acentelerin ad ve hesabına hareket ettikleri kişilere karşı Türkiye’de açılacak olan davalar sonucunda alınan kararlar acentelere uygulanamaz.” şeklinde ifade edilmiştir. Böylece, dosya içerisindeki fatura, navlun ödemesi ve diğer kayıtlar ile dava dilekçesindeki iddianın ileri sürülüş biçimi itibariyle taşımayı üstlendiği bildirilen davalı ... Int. S.L'ye izafeten Türkiye'deki acentesine dava açılabilecektir. Ancak davada ... Nakliyat San. ve Tic. A.Ş'nin davalı ... Int. S.L'nin acentesi olup olmadığı araştırılıp belirlenmemiştir. ... Nakliyat San. ve Tic. A.Ş. vekili de taşımayı üstlenen ... Int. S.L.'ye izafeten müvekkili aleyhine dava açılamayacağını savunduğuna göre bu hususta inceleme yapılması, ... Nakliyat San. ve Tic. A.Ş'nin davalının acentesi olmadığının anlaşılması halinde taraf teşkilinin doğrudan doğruya davalı asile davetiye tebliği suretiyle sağlanması ve bundan sonra işin esasına girilerek sonucuna göre olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken ... Nakliyat San. ve Tic. A.Ş.nin davalının acentesi olup olmadığı araştırılmadan taraf olarak kabulü ile yazılı şekilde dava dışı İspanya şirketi ile ticaret unvanındaki ayırt edilemeyecek benzerlik ve faaliyet konularının aynı olması sebepleriyle ... Nak. San. ve Tic. A.Ş. ile .... Int. S.L. nin bir bütünlük oluşturacak şekilde birlikte hareket ettikleri, bu suretle taşıma işini beraber üstlendikleri kabul edilerek karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenlerle davacı yararına bozulması gerekmiştir. 2- Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.350 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.