MAHKEMESİ : İSTANBUL 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 11/07/2013NUMARASI : 2011/43-2013/249Taraflar arasında görülen davada İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 11.07.2013 tarih ve 2011/43-2013/249 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı Bankanın Maltepe Şubesi'nden 22/02/2007 tarihinde ipotek karşılığında 70.000,00 TL kredi kullandığını, geri ödemeleri devam ederken bankanın teklifi üzerine 29/12/2008 tarihinde aynı krediyi karşılıklı anlaşma ve yeni bir ödeme planı ile yeniden yapılandırıldığını, 14/01/2010 tarihinde erken ödeme yapılarak kalan borç miktarının 40.719,04 TL olmasına rağmen 60.300,00 TL tahsilat yapıldığını, banka tarafından erken ödeme yapılması halinde sadece kalan ana paranın tahsil edileceğinin bildirilmiş olmasına rağmen 25.000,00 TL fazladan tahsilat yapıldığını, ayrıca tahsil edilmesi yürürlükten kaldırılan 210,00 TL fek ücretinin de haksız olarak alındığını ileri sürerek, 25.000,00 TL fazla alınan ücret ile 210,00 TL fek ücretinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, taraflar arasında 22/02/2007 tarihli olarak düzenlenen kredi genel sözleşmesi gereği davacıya sabit taksitli ticari kredi kullandırıldığını, 22/01/2009 tarihinde kredinin tekrar yapılandırılarak yeni bir ödeme planı düzenlendiğini, bilahare davacı tarafından kredi borcu erken kapatılarak erken kapatma nedeni ile davacıdan komisyon alındığını, bu hususun sözleşmenin 36/6 maddesinde belirlendiğini bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında imzalanan 20/02/2007 tarihli sözleşme kapsamında davacının kullanmış olduğu kredi borcunu 22/01/2009 tarihinde karşılıklı anlaşma ile yapılandırma protokolü yapıldığı, kredinin faiz oranında bir iyileştirme yapılmadığı, 14/01/2010 tarihinde yapılan erken kapama nedeni ile yapılan tahsilatın 56.077,37 TL, ana para tutarının ise 40.719,04 TL olduğu ve davalı banka tarafından gönderilen 04/12/2012 tarihli yazı kapsamından erken kapama fişinde diğer izahat ile davacıdan tahsil edilmiş olan 13.894,04 TL'nin erken kapama komisyonu olduğunun bildirildiği, erken kapama komisyonunun, bireysel konut kredilerinde, faizlerin aşağıya inmesi ve yeniden yapılandırma neticesinde borçluya daha düşük faizle avantaj sağlanması halinde, borçlunun erken kapama yapması istemesi durumunda sağlanan avantajın geri alınması şeklinde uygulandığı, geri alınan ana paranın tekrar kredi olarak verilmesi ile bir gelir elde edildiği ve erken kapama komisyonu adı altında akdi faizin dışında alınan meblağın de kredi olarak verilmesi çifte kazanç sağlandığı, bu durumda bankaya olan kredi borcunun erken ödenmesinin kredi borçlusu yönünden bir menfaati bulunmadığı, sözleşmede cezai faiz adı altında getirilen hükmün erken kapama komisyonu olarak ve oranın çok yüksek tutularak tahsil edilmesinin haksız olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 16.093,93 TL'nin 13.894,04 TL'lik kısmına dava tarihi olan 11/11/2010 dan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava davacı tarafından kullanılan kredi borcunun erken ödenmesi nedeniyle davalı tarafça tahsil edilen erken kapama komisyonu bedelinin iadesi istemine ilişkindir.Davacı vekili, müvekkilinin davalı Bankanın Maltepe Şubesinden 22/02/2007 tarihinde ipotek karşılığında 70.000,00 TL kredi kullandığını, geri ödemeleri devam ederken bankanın teklifi üzerine 29/12/2008 tarihinde aynı krediyi karşılıklı anlaşma ve yeni bir ödeme planı ile yeniden yapılandırıldığını, 14/01/2010 tarihinde erken ödeme yapılarak kalan borç miktarının 40.719,04 TL olmasına rağmen 60.300,00 TL tahsilat yapıldığını, banka tarafından erken ödeme yapılması halinde sadece kalan ana paranın tahsil edileceğinin bildirilmiş olmasına rağmen 25.000,00 TL fazladan tahsilat yapıldığını ileri sürerek eldeki davayı açmış, mahkemece yapılan yargılama sonunda yukarıda değinilen gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen 22.02.2007 tarihli kredi sözleşmesinin 36/6 maddesi uyarınca, erken ödeme cezai faiz oranı belirlenmiş olup, mahkemece bu oranını çok yüksek olduğu gerekçesine dayalı olarak sonuca gidilmişse de, genel kredi sözleşmesinin anılan hükmü ile kredinin vadesinden önce kapatılması halinde bankanın erken kapama komisyonu niteliğinde talepte bulunabileceği kararlaştırılmış olup, mahkemece diğer bankalardan genel kredi sözleşmesinin erken ödenmesi halinde uyguladıkları faiz oranları sorulmak ve bankacılık uygulamasında uzman bilirkişiden, bu oranların ortalamaları alınmak suretiyle davalı bankanın uyguladığı erken kapama komisyonu oranının fahiş olup olmadığı ve davacıya iadesi gereken miktar bulunup bulunmadığı konusunda rapor alınarak sonuca gidilmek gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 2- Kabule göre de dava dilekçesinde işlemiş avans faizi talep edilmemesine karşın, mahkemece davacı lehine bu yönde de hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle de bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 28.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.