Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6024 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14189 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : .......... ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 26/02/2015NUMARASI : 2014/401-2015/99Taraflar arasında görülen davada........ Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 26.02.2015 tarih ve 2014/401-2015/99 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı-karşı davalı ile karşı davada davalı şirket vekili ve davalı-karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ........ tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı-karşı davalı vekili, müvekkili ile davalı arasında 13/07/2011 tarihinde hisse devri konusunda protokol imzalandığını ve hisse devrinin gerçekleştirildiğini, protokolün 5. m. gereğince tarafların ortak oldukları ....... Kesici Ltd. Şti.'ye aktarılmak üzere, davalı tarafından çekilen kredinin geri ödemesinin müvekkili tarafından yapılmasının kararlaştırıldığını, bu ödemenin teminatı olarak da müvekkilinin 4 adet 7.000,00 TL'lik teminat senedini davalıya teslim ettiğini, anılan maddedeki şarta istinaden müvekkilinin krediye ilişkin olarak ilgili bankaya yaptığı ödemenin karşılığı olan senetleri davalıdan teslim aldığını, müvekkilinin sonraki iki ödemeyi de yaparak 05/01/2012 tarihinde kredi borcunu kapattığını, davalıya ihtar da gönderilmesine rağmen elinde bulunan 06/12/2011 ve 01/02/2012 tarihli senetleri müvekkiline iade etmediğini ileri sürerek, senetlerin davalıdan alınarak müvekkiline iadesini, iadenin mümkün olmaması halinde senet bedeli olan 14.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, karşı davanın ise, reddini istemiştir. Davalı-karşı davacı vekili, müvekkili ile davalı M.. Ö.. arasında protokol akdedildiğini, diğer davalı şirketin de müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla protokolü imzaladığını, davalıların anılan protokolün 5. maddesi ile müvekkilinin kredi çekilen banka şubesi nezdinde bulunan maaşından kredi hesabı için yapılan kredi kesintilerinin iade edileceğini kabul ve taahhüt ettiklerini ayrıca, aynı madde ile müvekkilinin kredili olarak satın almayı düşündüğü fakat mevcut kredi borcu nedeniyle kredi alamamasından dolayı satın alamadığı aracın, kredinin davalı M.. Ö.. tarafından ödeme tarihindeki satış fiyatı farkının da ödeneceğinin belirtildiğini, davalılara protokolden doğan edimlerinin ifası ihtar edilmesine rağmen davaıllar tarafından ödeme yapılmadığını ileri sürerek, müvekkili hesabından yapılan 4.423,17 TL kesintinin 13/07/2011 tarihinden itibaren, araç için ödenmesi kabul ve taahhüt edilen 16.660,00 TL satış fiyatı farkının da dava tarihinden itibaren reeskont faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, asıl davanın ise, karşı tarafça protokolden kaynaklanan edimlerin ifa edilmemiş olması nedeniyle reddini istemiştir.Karşı davada davalı vekili, karşı davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı karşı davacının elinde bulunan 2 adet 14.000,00 TL'lik senedin iade edilmesi gerektiği, protokolde belirtilen aracın 2012 yılında üretiminin olmaması, kasa değişikliği nedeniyle fiyat düşüklüğü olduğundan model satış farkı alacağının bulunmadığı, her ne kadar davacı senetlerin iadesinin mümkün olmaması halinde bedellerinin tahsiline karar verilmesini istemiş ise de, henüz davacı tarafından bir ödeme yapılmadığı, teminat senetlerinin tahsil edilmediği, çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince bu talebin hukuki vasıflandırılmasının borçlu olunmadığının tespiti anlamında olduğu, bu şekilde değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle, asıl davanın kabulü ile, keşidecisi M.. Ö.., alacaklısı O.. C.. olan, 06/12/2011 ve 01/02/2012 vade tarihli, 7.000,00'er TL'den toplam 14.000,00 TL bedelli senetlerin aynen iadesine, mümkün olmaması halinde bu senetler uyarınca davalı- karşı davacıya borçlu olmadığının tespitine, karşı davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, 6.791,24 TL maaş kesintisi alacağının karşı dava tarihi olan 14/03/2012 tarihinden itibaren reeskont faiziyle davacı-karşı davalıdan tahsiline, fiyat farkı alacağının ve fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı-karşı davalı ile karşı davada davalı şirket vekili ve davalı-karşı davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Asıl dava, taraflar arasında akdedilen 13/07/2011 tarihli protokol uyarınca, ortak olunan şirkete aktarılmak üzere davalı tarafından çekilen kredinin geri ödemesinin teminatı olarak davacı tarafından verilmesi kararlaştırılan 4 adet senetten, kredinin geri ödenmesine rağmen iade edilmediği iddia edilen 06/12/2011 ve 01/02/2012 tarihli senetlerin iadesi, iadenin mümkün olmaması halinde senet bedelinin tahsili, karşı dava ise, anılan protokol uyarınca davacının kredi çekilen banka şubesi nezdinde bulunan maaşından kredi dolayısıyla yapılan kesintilerin ve araç fiyat farkı ödemesinin yapılmadığı iddiasına dayalı kesinti ve araç fiyat farkı bedelinin tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile, asıl davanın kabulü, karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, asıl davada davacı, şirkete aktarılmak üzere davalı tarafından çekilen krediden kaynaklanan ve davalı maaşından yapılan kesintiler ile araç fiyat farkını anılan protokolün 5. maddesi uyarınca ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği halde ödemediğinden asıl davaya konu olan senetlerin teminat fonksiyonu devam etmekte olup, davacı sözleşmeden kaynaklanan borcunu ödemediğine göre, teminat senetlerinin de iadesini isteyemeyeceğinden, yanılgılı değerlendirme ile asıl davanın kabulüne yönelik, yazılı gerekçe ile hüküm tesisi doğru olmamış, kararın davalı-karşı davacı yararına bozulması gerekmiştir. 2- Karşı dava yönünden ise, mahkemece gerekçeli kararda karşı davanın kısmen kabulüne karar verildiği belirtilmesine rağmen, hüküm fıkrasında alacağın “davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya” verilmesine şeklinde, davacı-karşı davalının sadece M.. Ö.. olduğu nazara alınmaksızın, karşı davada davalı şirket hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin ve dahi, karşı davada, davalı sıfatı olmayan şirketin de davalı gösterilmiş olduğu göz önünde bulundurulmaksızın, yazılı şekilde hüküm tesisi de doğru görülmemiş, bu nedenle kararın karşı davada davalı ....... Kesici Takım ve Danış. Hizm. San. Tic. Ltd. Şti. yararına bozulmasına karar verilmiştir. 3- Davacı-karşı davalı vekilinin, karşı davaya yönelik temyiz itirazlarının yukarıda (1) no'lu bentte belirtilen bozma sebep ve şekline göre incelenmesine gerek görülmemiştir. 4- Davalı-karşı davacı vekilinin, karşı davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince ise, protokol uyarınca kararlaştırılan araç fiyat farkı ödemesi talebi yönünden, aralarında otomotiv sektöründen bir bilirkişinin de bulunduğu heyetten rapor alınarak, hem protokol hem de son ödeme tarihinde piyasada bulunan her iki aracın liste fiyatı farkları karşılaştırılarak hangi oranda artış olduğu da belirtilmek suretiyle protokol tarihinde üretimde olan ancak ödeme tarihinde üretimden kaldırılan aracın muhtemel fiyat artış oranı belirlenerek davacının talep edebileceği alacak miktarının tespiti gerekirken işbu istem yönünden yazılı gerekçe ile red kararı verilmesi de doğru olmamış, kararın bu nedenle de, davalı-karşı davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, karşı davada davalı ........ Kesici Takım ve Danış. Hizm. San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın karşı davada davalı Mega Kesici Takım ve Danış. Hizm. San. Tic. Ltd. Şti. yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı-karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 01.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.