Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5901 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5614 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 02/12/2015 tarih ve 2015/97-2015/918 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalının müvekkili şirketin ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı olduğunu aynı zamanda hizmet akdi kapsamında müvekkiline ait hastanede hekim olarak çalıştığını, müvekkilince davalının iş akdinin haklı nedenlerle 3.6.2014 tarihinde feshedildiğini, davalının iş akdinin feshi sonrasında ... Hastanesi'nde çalışmaya başladığını ve aynı hastanede çalışan ...'ın da istifasına sebebiyet verdiğini, bu durumun taraflar arasında akdedilen hizmet akdinin rekabet yasağına ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini, sözleşme hükümleri uyarınca müvekkilinin cezai şart alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi başlattığını takibin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, iş akdinin feshinin haklı sebebe dayanmadığını, sözleşme hükümlerinin davacının dayatmaları olduğunu, bu hükümlerin hukuka aykırı olmaları nedeniyle bağlayıcı olamayacaklarını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ile başka kişiler arasında aynı nitelikteki davaların İş Mahkemesinde görüldüğü, benzer davaların görevsizlik ile İş Mahkemesi'ne gönderildiği ve usul ekonomisi gözetildiğinde davaya bakma hususunda ... İş Mahkemesi'nin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine kararın kesinleşmesi sonrasında talep halinde dosyanın ... İş Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1-Dava, rekabet yasağının ihlali nedeniyle cezai şart alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Somut olayda davacı vekili, davalının hizmet akdinin sona ermesi sonrasında hizmet akdinde yer alan hükümlere aykırı hareket ederek haksız rekabette bulunduğunu, bu eylemler nedeniyle müvekkilinin hizmet akdinde düzenlenen cezai şart alacağının doğduğunu ileri sürmüş mahkemece yapılan yargılama neticesinde yazılı gerekçeyle görevsizlik kararı verilmiştir. Hizmet akdinin devamı sırasında işçinin sadakat borcundan kaynaklanan rekabet etmeme yasağına aykırılık halinde, bu tür davalara bakma görevi iş mahkemesine aittir. Hizmet akdinin sona ermesinden sonra rekabet yasağına aykırı hareket edildiğinin ileri sürüldüğü hallerde ise, buna dayalı olarak açılacak dava niteliği itibariyle 6098 sayılı TBK'nın 444. maddesi kapsamına girmektedir, Bu madde kapsamdaki davalar TTK'nın 4/1-c maddesinin açık hükmü karşısında tarafların sıfatına bakılmaksızın mutlak ticari davalardan olup, bu tür davalar ticaret mahkemelerinde incelenip karara bağlanacaktır.(HGK'nın 29.02.2012 tarih ve 2011/11-781 Esas, 2012/109 karar sayılı ilamı)Bu durum karşısında mutlak ticari dava niteliğindeki somut olay yönünden davaya bakma görevi ticaret mahkemesine ait olduğundan, mahkemece iş mahkemesinin davaya bakmakla görevli olduğundan bahisle verilen görevsizlik kararı doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. 2-Kabule göre de; HMK'nın 331/2. maddesinde " Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş olması halinde ise talep üzerine davanın açıldığı ilk mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edeceği" düzenlenmiştir. Bu durumda mahkemece, görevsizlik kararıyla birlikte yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesi doğru olmayıp, kararın bu yönden de bozulması gerekmiştirSONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.