MAHKEMESİ : İSTANBUL 48. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 03/10/2013NUMARASI : 2012/89-2013/179Taraflar arasında görülen davada İstanbul 48. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03.10.2013 tarih ve 2012/89-2013/179 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı İ.. A... ile fer'i müdahil TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin 8925,00 TL’yi %87 faiz oranı ile Yurtbank hesabına yatırdığını, bu bankanın söz konusu parayı Y.. S.. Off Shore Bank hesabına aktardığını, bu şekilde Balkaner grubu şirketlerine usulsüz şekilde para aktarımı yapıldığını, Yurtbank yönetimine BDDK tarafından el konularak yönetiminin TMSF’ye devredildiğini, bu bankanın daha sonra davalı Ing Bank tarafından devralındığını ileri sürerek, dava konusu miktarın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı Ing Bank vekili ve TMSF vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkili bankanın sebepsiz zenginleştiği iddasının yerinde olmadığını, zenginleşen şirketin Offshore şirketi olduğnunu, Off Shore Bankası'nın Kıbrıs Kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişiliği haiz bir şirket olduğunu, müvekkili bankadan ayrı bir tüzel kişiliği olduğu tartışmasız bulunan bu şirketin borçlarının kendisine ait olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, Türk Borçlar Kanunu'nun 506. maddesi uyarınca vekalet sözleşmesinde vekilin görevini özenle yapmak ve müvekkilinin menfaatlerini sadakatle korumakla görevli olduğunu, bankanın bu bağlamda görevinin paranın yatırılacağı kişi veya şirketlerin seçimi ve yatırım için alınacak hukuki güvence ve teminatlar konusunda gerekli özenin gösterilmesi biçiminde olduğu,bir güven kurumu olan bankaların yatırılan mevduata ilişkin müşteri aldatmaya yönelik hareketi ile off shore şirketine mevduatı hileli bir şekilde yönlendirmesi nedeniyle bankanın yatırılan paradan dolayı müşteriye karşı sorumluluğunun devam ettiğinin kabulü gerektiği, dava konusu olayın havale görünümlü mevduat toplama niteliği arzettiği gerekçesiyle davanın kabulü ile 8603,52 TL'ye 18/11/1999 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun'un 2/2 maddesi uyarınca avans faizi uygulanmak suretiyle davalı Ing Bank A.Ş'den alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiştir.Kararı, davalı Ing Bank A.Ş. vekili ve fer'i müdahil TMSF vekili temyiz etmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve davalının sorumluluğunun BK'nın 41, 55 ve TTK'nın 336'ncı maddelerinden kaynaklanmasına, davacı zararının off shore bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren zamanaşımı süresinin başlamasının gerekmesine göre, davalı banka ve fer'i müdahil TMSF'nin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2-Dosya içerisinde bulunan davacıya ait off-shore talimatında 7.930 TL'nin off-shore bankasına gönderilmesi istenilmiş olup, davada davalı bankaya husumet, banka yöneticisi ve çalışanlarının bankayı vasıta kılarak dolandırıldığından bahisle yöneltilmiş bulunduğundan mahkemece, 7.930 TL'ye paranın off-shore bankasına gönderilme tarihi olan 09.09.1999 tarihinden itibaren avans faizi yürütülmek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 3-Ayrıca, uyuşmazlık konusu hesabın açılmasını teşvik eden Yutbank A.Ş’nin 22.12.1999 tarihinde TMSF’ye devir olunduğu, 26.01.2001 tarihinde ise Sümerbank A.Ş. ile devren birleştirildiği, yine TMSF ile Oyakbank A.Ş. (sonraki unvanı Ing Bank A.Ş.) arasında yapılan 09.08.2001 tarihli hisse devir sözleşmesi ile külli halefiyet prensipleri çerçevesinde bu banka ile birleştirildiği, anılan sözleşmenin 6.13 maddesi uyarınca bankanın devir tarihinden önceki döneme ait olması kaydıyla, devir alan bankanın maruz kalabileceği her türlü taleplerden doğacak tüm yükümlülükten ve bunlara ilişkin olarak mahkemelere intikal etmiş bulunan dava, takip ve benzer işlemlerin sonuçlarından TMSF’nin sorumlu olacağının kararlaştırıldığı, davacı alacağının, esasen fona devredilen Yurtbank A.Ş’nin işlemi olduğu, somut uyuşmazlık itibariyle davalı bankanın 5411 sayılı Kanun’un 140. maddesi uyarınca harçtan muaf bulunduğu dikkate alınmadan yazılı şekilde harçtan sorumlu tutulması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle de bozulmasına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı Ing Bank A.Ş. ve fer'i müdahil TMSF vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı Ing Bank A.Ş. ve fer'i müdahil TMSF vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı Ing Bank A.Ş. ve fer'i müdahil TMSF yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı İ.. A..'ye iadesine, 26.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.