MAHKEMESİ : MALATYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/06/2013NUMARASI : 2013/265-2013/346Taraflar arasında görülen davada Malatya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18.06.2013 tarih ve 2013/265-2013/346 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava konusu meblağ 18.563 TL'nin altında bulunduğundan 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK'nın 3156 sayılı Kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkiline ait kayısı ürününün, don rizikolarına karşı davalı tarafından sigorta edildiğini, 2010 yılı Mart ayı içinde meydana gelen don olayı nedeniyle kayısı ağaçlarındaki meyvelerin zarar gördüğünü, Sulh Hukuk Mahkemesi'nin değişik iş dosyasında ürünlerin % 70 oranında hasar görmüş olup, bu hasarın poliçe kapsamı içinde kaldığını tespit ettirdiğini, talep edilmesine rağmen davalı tarafından hasar bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, don nedeni ile ürün kaybı hasarı olan 18.451,20 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dava konusu edilen don olayının ürünün çiçeklenme döneminde meydana geldiğini, don rizikosunun ise meyve bağlama dönemini kapsadığını, bu nedenle rizikonun sigorta teminatı dışında kaldığını, davacının meydana gelen don olayı nedeni ile dekar başına 150,00 TL olmak üzere telafi amaçlı destek ödemesi aldığını, böylece davacının dava konusu olay nedeniyle uğradığı zararın devlet tarafından karşılandığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece dairemiz bozma ilamına uyularak iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; don olayının ağaçların meyveye döndüğü dönemde meydana geldiği, buna göre meydana gelen zararın sigorta poliçesi teminatı kapsamında kaldığı gerekçesiyle; davanın kabulüne, 18.451,20 TL hasar bedelinin, temerrüt tarihi olan 11/08/2010 (son hasat tarihi) tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı Tarsim A.Ş'den tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dava, bitkisel ürün sigortaları poliçesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.Somut uyuşmazlıkta, davanın dayanağını oluşturan sigorta poliçesinde 1355 sayılı Dilek Tarım Kredi Kooperatifi "Daini Mürtehin" olarak gösterilmiştir. Dairemizin yerleşik uygulamaları uyarınca bu durumda, Tarım Kredi Kooperatifi'nin rehin hakkı bulunduğundan, sigortadan tazminat talep etme hakkı da öncelikle ona ait olup, sigortalı ancak lehine rehin verilen alacaklının açık muvafakatini almak şartıyla ve kendi menfaati de zedelendiği takdirde tazminat isteme hakkına sahip olur (14.06.2010 gün ve 2009/430-6814 E.K., 12.10.2012 gün ve 2011/8534-16045 E.K., 08.03.2013 gün ve 2012/4175-4580 E.K.). Buna göre mahkemece, asıl dava ve talep hakkına sahip dava dışı Kooperatiften alınmış, açılan davaya muvafakat veya icazetleri olduğuna dair gerekli belgeyi sunması için davacı tarafa süre verilmesi ve bu usulü eksiklik tamamlandığı takdirde işin esasına girilmesi gerekirken, davacının aktif taraf sıfatının (husumet) varlığına ilişkin olan ve mahkemece re’sen göz önünde bulundurulması gereken bu yön üzerinde durulmadan yazılı şekilde uyuşmazlığın esasına girilerek ve anılan poliçeye dayalı bir şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.2-Bozma neden ve şekline göre davalının uyuşmazlığın esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.