Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5645 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 12019 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ... .. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 23/06/2015NUMARASI : 2015/68-2015/726Taraflar arasında görülen davada ... .. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 23/06/2015 tarih ve 2015/68-2015/726 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 24/05/2016 günü hazır bulunan davacılar vekili Av. ... ... ile davalı vekili Av. ... ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacılar vekili, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen sözleşme uyarınca davalının kiracısı bulunduğu işyerini müvekkili ... ...’e devretmeyi kabul ettiğini, bunun karşılığında müvekkilinin toplam 81.000 TL ödemesinin kararlaştırıldığını, bu amaçla davalıya altı adet bono verildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin teminatı olarak davacı ... ...’in kayınpederi olan diğer davacı ... ...’a ait taşınmazın davalıya devredildiğini ancak davalı ile belediye arasında düzenlenen sözleşmede kiralananın üçüncü bir şahsa devredilemeyeceğinin yazılı olduğunu, müvekkilinin bundan haberinin bulunmadığını ayrıca sözleşme uyarınca işyerinde en az 80 işçi çalıştırılmasının kararlaştırıldığını ileri sürerek, davaya konu sözleşmenin feshine ve bonoların davacıya iadesine, davalı adına tescil edilen taşınmazın tapusunun iptaliyle davacı ... ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davacı ... ... ile davalı arasında, davalının dava dışı belediye ile yapmış olduğu kira sözleşmesinde belirtilen işyerinin demirbaş ve makinaları ile birlikte devrini de içeren alt kira sözleşmesi imzalandığı, diğer davacı ... ...'a ait taşınmazın da bu sözleşmede öngörülen borcun teminatı olarak davalıya devredildiği, asıl kira sözleşmesinde kiralanan taşınmazın alt kiraya verilemeyeceği şartının bulunduğu, taraflarca kira sözleşmesine muvafakat verilmesi konusunda asıl kiralayan belediyeye yazılı müracaatta bulunulmadığı, bu durumda taraflar arasındaki sözleşmenin objektif imkansızlık nedeniyle geçersiz olduğu gerekçesiyle davacı ... ... yönünden davanın kabulü ile söz konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile anılan davacı adına tesciline, diğer davacı yönünden kurulan hüküm onandığından bu konuda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, ticari işletme devrinden kaynaklanan sözleşmenin feshi ile tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkin olup yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere mahkemece, davacı ... ... ile davalı arasında, davalının dava dışı belediye ile yapmış olduğu kira sözleşmesinde belirtilen iş yerinin demirbaş ve makinaları ile birlikte devrini de içeren alt kira sözleşmesi imzalandığı, diğer davacı ... ...'a ait taşınmazın da bu sözleşmede öngörülen borcun teminatı olarak davalıya devredildiği, asıl kira sözleşmesinde kiralanan taşınmazın alt kiraya verilemeyeceği şartının bulunduğu, taraflarca kira sözleşmesine muvafakat verilmesi konusunda asıl kiralayan belediyeye yazılı müracaatta bulunulmadığı, bu durumda taraflar arasındaki sözleşmenin objektif imkansızlık nedeniyle geçersiz olduğu gerekçesiyle davacı ... ... yönünden davanın kabulü ile söz konusu taşınmazın tapu kaydının iptaline karar verilmiştir. Ancak, asıl kira sözleşmesinde taşınmazın alt kiraya verilemeyeceği şartı bulunduğu için taraflar arasındaki alt kira sözleşmesinin geçersiz olduğu kabul edilmiş ise de asıl kira sözleşmesi sözleşmenin tarafları bakımından bağlayıcı olup davalı, bu sözleşme hükümleri ile bağlı değildir. Asıl kira sözleşmesine dayalı olarak dava dışı belediyenin talepte bulunması mümkün ise de anılan belediyenin bu yönde bir talepte bulunduğuna ilişkin dosyaya yansımış bir bilgi de bulunmamaktadır. Bunun sonucu olarak işbu davanın tarafları arasında yapılan alt kira sözleşmesi geçerli olduğu gibi esasen davacılar vekilinin replik dilekçesinden de taşınmazın davacı tarafa teslim edildiği ve kira sözleşmesinin ifa olunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, taraflar arasındaki alt kira sözleşmesinin geçerli olduğunun kabulü ile bu sözleşme nedeniyle davacıların, davalıya herhangi bir borçlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi, şayet borç bulunmadığı sonucuna varılırsa bu borcun teminatı olarak verilen taşınmazın tapu kaydının iptal edilmesi, aksi halde ise taşınmazın teminat fonksiyonun devam etmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.350 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.