Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5590 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4647 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/12/2015 tarih ve 2015/227-2015/917 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve tasfiye memuru tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, ...'nde kayıtlı ....'nin tasfiyeye girerek kapatıldığını ancak şirketin halen derdest olan ... İş Mahkemesi'nin 2014/73 esas sayılı dosyası ile devam eden davasının bulunduğunu, şirketin tasfiye edilerek kapatılmış olduğundan davaların yürütülebilmesi için tebligat yapılmasının gerektiğini beyanla, ....'nin ihyasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, Ticaret Sicil Memurluğu'nun 6102 sayılı TTK'nın geçici 7. maddesi çerçevesinde işlem yapıldığını, tasfiye memuru tarafından tasfiye prosedürünün eksik bırakılmış olmasının tasfiye memurunun sorumluluğunu gerektirdiğini, müvekkilinin davanın açılmasına sebebiyet vermediğini, yasal hasım olduklarını savunarak müvekkili yönünden açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Birleşen ... Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2015/313 esas sayılı dosyasında davacı vekili, müvekkili ....'nde 1998 yılından 2009 yılına kadar çalıştığını, iş sözleşmesinin müvekkili tarafından haklı sebebe dayalı olarak feshedildikten sonra ilgili firma tarafından müvekkilinin sigorta primlerinin eksik beyan edilmesi sebebi ile tarafına yaşlılık aylığının doğru ücret üzerinden düzeltilmesi talebi ile münfesih firma ve SGK hakkında dava açılarak ilgili davanın .... İş Mahkemesi'nin dosyasında halen derdest olduğunu ve davalı firmaya kıdem tazminatı ve fazla çalışma ücretlerinin ödenmesi talebiyle açılmış olan .... İş Mahkemesi'nin dosyasının da derdest olduğunu, firmanın hakkında açılan davalardan haberdar olması olmasına rağmen tasfiye işlemlerinin hukuka aykırı olarak sonlandırıldığı beyanla İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 367743 sicil numarasında kayıtlı ...'nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davayı açmakta hukuki yararı olduğu gerekçesiyle, asıl ve birleşen davanın kabulü ile şirketin temsili maksadı ile ihyasına, önceki tasfiye memuru ...'un geçici tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili ve tasfiye memuru temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, mümeyyiz davalı tasfiye memurunun tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK'nın 326.maddesinde, kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlemesine yer verilmiştir. Buna göre, davanın kabulüne karar verilmesine rağmen, yazılı şekilde yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, mümeyyiz davalı tasfiye memurunun tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, temyiz harcı peşin alındığından tasfiye memurundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 23/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.