MAHKEMESİ : İSTANBUL 41. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 11/06/2013NUMARASI : 2012/50-2013/142Taraflar arasında görülen davada İstanbul 41. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/06/2013 tarih ve 2012/50-2013/142 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı banka vekili ile fer'i müdahil TMSF vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyanın incelenmesinde duruşma için gerekli tebligat giderinin yatırılmamış olması nedeniyle 6100 sayılı Kanun'un geçici 3/2. maddesi delaletiyle uygulanması gereken HUMK'nın 3156 sayılı Kanun ile değişik 438/1. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle incelemenin dosya üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankaya devredilen Sümerbank A.Ş'nin Denizli Şubesi'ne parasını vadeli olarak yatırdığını, davacının mevduatının Sümerbank A.Ş. yönetimi tarafından KKTC'de paravan olarak kurulan dava dışı .. Off Shore Ltd. Şti. adlı kıyı bankasına aktarıldığını, bankalara olan güvenin kötüye kullanılarak ve iradesi sakatlanarak havale talimatı imzalatıldığını bu şekilde toplanan paraların Sümerbank A.Ş. yönetimi tarafından grup şirketlerine usulsuz kredi vermek suretiyle tüketildiğini, bankaya el konulması sonrası davacının mevduatının ..Off Shore Ltd. Şti. adlı bankaya aktarıldığını ve Off Shore mevduatının sigorta kapsamı dışında olduğu gerekçesi ile ödenmediğini ileri sürerek, davalı bankanın Denizli Şubesi'ne yatırılan 18.107 USD'nin bankaya yattığı tarih olan 10/12/1999 tarihinden vade sonu olan 14/01/2000 tarihine kadar yıllık %18 akdi faiz, vade sonu olan 14/01/2000 tarihinden fiili ödeme tarihine kadar ise 3095 sayılı Kanun'un 2. maddesi gereğince yıllık %18 akdi faizden az olmamak üzere temerrüt faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı banka ve TMSF vekilleri, davalı banka ile . ... Shore Ltd. Şti'nin farklı tüzel kişiliklere sahip olduğunu, davanın zaman aşımı süresinin sona erdiğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının serbest iradesiyle daha fazla faiz getirisi sağlayan bir yatırım alternatifi olarak kıyı bankacılığını tercih ettiğini, davalı banka tarafından bilgisi dışında işlem yapılması ve iradesinin yanıltılmasının söz konusu olmadığını, davacının hesap cüzdanını aldıktan sonra hiçbir itirazda bulunmadığını savunarak, davanın husumet yönünden, zaman aşımı ve hak düşürücü süre yönünden reddini, aksi halde esas yönünden reddini istemişlerdir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulüne 18.107 USD'nin dava tarihine kadar işlemiş 16.840,19 Dolar faizi ve dava tarihi olan 02/03/2012 tarihinden itibaren Merkez Bankası tarafından Dolar cinsinden 1 yıl vadeli mevduata uygulanan en yüksek faiz oranında işletilecek faizi ile birlikte fiili ödeme günündeki efektif satış kuru üzerinden TL karşılığı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalı banka vekili ile fer'i müdahil TMSF vekili temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı banka vekili ile fer'i müdahil TMSF vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Ancak, davada davalı bankaya yönetim kurulu üyeleri ve çalışanlarının davacıyı kandırarak parasının dava dışı.. Off Shore Ltd. Şti'ne devredilmesine neden oldukları ve ..Off Shore Ltd. Şti'den paranın tahsil edilememesine dayalı olarak husumet yöneltilmiş bulunduğundan, davacının mevduat cüzdanında yazılı bulunan akdi faizi ve 3095 sayılı Kanun'un 2. maddesinin son fıkrası uyarınca da akdi faiz nispetinde temerrüt faizi istemesi mümkün değildir. Bu itibarla, mahkemece davacıya ait mevduatın Efektif Off Shore Ltd. Şti'ye gönderildiği tarihten itibaren 3095 sayılı Kanun'un 4/a maddesi uyarınca tazminata faiz yürütülmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.3- Ayrıca, davacı alacağının somut olayda esasen fona devredilen Sümerbank A.Ş'nin işleminden kaynaklanması karşısında, 5411 sayılı Bankalar Kanunu’nun 140'ıncı maddesi uyarınca mahkemece, davalı bankanın harçtan muaf olduğu nazara alınmadan yazılı şekilde harçtan sorumlu tutulması doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı banka vekili ile fer'i müdahil TMSF vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde yazılı nedenlerle davalı banka vekili ile fer'i müdahil TMSF vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı banka ile fer'i müdahil TMSF yararına BOZULMASINA, 19/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.