MAHKEMESİ : İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 12/06/2012NUMARASI : 2011/235-2012/104Taraflar arasında görülen davada İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/06/2012 tarih ve 2011/235-2012/104 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 18/03/2014 günü hazır bulunan davacı vekili Av. T.. B. ile davalı vekili Av. İ.. I.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi l tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalıya ait aracın zorunlu koltuk ferdi kaza ve zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigorta poliçeleriyle müvekkili tarafından sigortalandığını, karıştığı kaza sonucu bazı yolcuların yaralandığını ve öldüğünü, yaralananlara tedavi giderleriyle ölenlerin varislerine poliçe kapsamında gerekli tazminatların ödendiğini, kaza sırasında davalı araç sürücünün ehliyetinin ilgili kurumlarca geri alınmış olduğundan, ehliyetsiz araç kullandığının tespit edildiğini, ödenen zararın rücu hakkının doğduğunu ileri sürerek, 151.447,00 TL tutarındaki tazminat davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin işleten olmadığını, davanın işletene karşı ileri sürülmesi gerektiğini, kazada sorumluluğunun bulunmadığını, araç sürücüsünün sahte bile olsa bir ehliyetinin mevcut olduğunu, müvekkilinin ehliyetin sahte veya geçersiz olduğunu bilebilme imkanının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacı şirketin 3.şahıslara ödediği 151.447,00 TL'lik tazminatın sigortacılık mevzuatına uygun olduğu, kazayı gerçekleştiren araç sürücüsünün kaza anı itibariyle ehliyetsiz bulunduğu, davacı şirketin 3.şahıslara ödediği tazminatın yalnızca 26.449,62 TL'lik kısmı için davalıya rücu hakkının bulunduğu, geri kalan meblağın ferdi kaza vefat tazminatı olduğu, rücu hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 26.449,62 TL'nin 15.065,23 TL'sine 18/03/2011, 11.384,39 TL'sine 27/01/2011 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, trafik kaza tespit tutanağı ile soruşturma sonucu dava dışı sürücü hakkında düzenlenen iddianame ve bilirkişi kurulu raporu içeriğinden dava dışı sürücünün, kavşağa girerken aracın hızını ayarlayamaması sonucu tek taraflı olarak kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiğinin anlaşılmasına, tam kusurlu olduğunun sabit olmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Dava, Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi uyarınca ödenen tazminatların, zarara neden olan sigortalı aracın ehliyetsiz kullanıldığı iddiasına dayalı, akit davalıdan rucuan tahsili istemine ilişkindir.Davalıya ait aracın davalı nezdinde geçerli şekilde Karayolu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Policesi ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Mali Sorumluluk Sigorta Policesi uyarınca sigorta örtüsüne alındığı, anılan aracın 14.09.2010 tarihinde tek taraflı olarak kaza yaptığı, dava dışı sürücüsünün bu kazadan önce ehliyetnamesine el konulduğu, başka bir anlatımla, kaza anı itibariyle ehliyetsiz olduğu, davacının kazada yaralanan ve ölen bir kişinin mirasçılarına her iki sigorta poliçesi uyarınca ödeme yaptığı hususları uyuşmazlık konusu değildir. Çekişme, sigortacı davacının ödemiş olduğu tazminatların, aracın sürücüsünün ehliyetsiz olması nedeniyle akidi sigorta ettirene rücu imkanı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, Karayolu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi kapsamında ölenin mirasçılarına ödenen vefat tazminatının can sigortası kapsamında olduğu, bu kalem zararın rücu edilmesinin mümkün bulunmadığı yönündeki bilirkişi görüşüne itibar edilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, taraflar arasında düzenlenen sigorta sözleşmesinin zorunlu bir unsuru olan Karayolu Yolcu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi Genel Şartları'nın A-7-g maddesinde, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili diğer mevzuata göre, taşıtın, gerekli sürücü belgesine sahip kişiler tarafından sevk edilmemesi sonucu zararın meydana gelmesi halinde sigortacının ödediği tazminatı akidi sigorta ettirene rücu edebileceği hüküm altına alınmıştır. Anılan düzenleme, tarafları bağlayıcı nitelikte olup, sigorta ettirenin ödemiş olduğu tazminatın türü bakımından bir ayrım yapmamıştır. Mahkemenin kabulünün aksine, işbu dava, zarar sorumlusuna karşı da açılmış değildir. Sözleşmeye aykırılık iddiasıyla, zarar gören üçüncü kişiye ödenen tazminatın akitten rucuan tazminine ilişkindir.Bu durum karşısında, davanın taraflar arasındaki sigorta sözleşmelerine aykırılık iddiasıyla açıldığı, davacı sigortacının, Karayolu Taşımacılığı Zorunlu Koltuk Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi kapsamında ölen üçüncü kişi mirasçılarına ödemiş olduğu vefat tazminatı bakımından da akde aykırılık iddiasıyla sigorta ettiren davalıdan rucu etmesine engel bir hal bulunmadığı, ehliyetsiz araç kullanıldığının sabit olduğu, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu bulunduğu dikkate alınarak, bu kalem tazminatın da davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 1.413,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 18/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.